Adana’da, özel eğitim anlayışı üzerine, İlk Tercih Özel Eğitim Kursu kurucusu Kılıç Ali Türkmen ile bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisiyle, özel eğitim sisteminin nasıl işlediğini ve öğrencilerin bakış açılarını konuştuk. Başarı odaklı bir sistem kurduklarını söyleyen Türkmen, kayıt için başvuran öğrencinin bir yıl boyunca akıllı telefonuna el koyarak eğitime başladıklarını söyledi. Türkmen, ‘’Eğitim yılında, öğrenciyi etkileyecek hiçbir faaliyet olmaması için, kendisinin sosyal medya ile olan ilişiğini tamamen kesiyoruz. Telefonunu teslim etmeyen öğrencinin kaydını da kesinlikle yapmıyoruz’’ dedi.
RÖPORTAJ: YENER EKİNCİ
ADANA (BÖLGE) – Yeni bir eğitim sezonunun başlamasına sayılı günler kaldı. Olağan üstü bir durum yaşanmazsa, iki yıllık aranın ardından, 4 Eylül tarihinde yüz yüze eğitime geçilmesi planlanıyor. Bu sezon, özellikle lise ve üniversiteye giriş sınavlarına hazırlanan öğrenciler için daha çetin geçecek. Zira, üzerlerinde biriken yıllanmış rehaveti atabilmek için disiplinli bir şekilde ders çalışmaya ve çalıştırılmaya ihtiyaçları var. Çoğu veli ise 4 Eylül tarihin yarışın başlayacağı start anı olarak görüyor ve tabiri caiz ise çocuğunu yarış atı olarak motive etmeye çalışıyor. Uzmanlara göre, bu algı tamamen yanlış ve yıkılmak zorunda. Öğrencinin üzerinde baskı kurmak yerine onu işinin ehli eğitimcilere emanet etmek, günümüz şartlarında en mantıklı olanı. Bu mantıktan hareket ederek, Sümer Mahallesi, Hastaneler Kavşağı civarında yer alan İlk Tercih Özel Eğitim Kursu’na ziyaret gerçekleştirip, öğrencileri nasıl hazırladıklarını sorduk. Merkezin kurucusu Kılıç Ali Türkmen’in verdiği cevaplardan anladık ki, eğitim sadece okumak ve yazmak değildir. Eğitim, kişinin bilgiyi kendisinin faydalanabilmesi için ve kişisel gelişimine katkı sağlamak için kullanmasıdır. Eğitim, insanlara aynı zamanda başkalarına bağlı kalmadan, kendi hayatlarını yönetebilme becerisini kazandırır. Hedeflerin ulaşan başarılı öğrenciler yetiştiren Kılıç Ali Türkmen ve ekibi, disiplini ön planda tutan sistemleriyle, her türlü övgüyü hak ediyor. Türkmen ile eğitim anlayışı üzerine gerçekleştirdiğimiz röportajı ilgiyle okuyacaksınız.
Kısaca sizi tanımakla sohbetimize başlayabilir miyiz?
Adana’nın Karataş ilçesinde 1987 yılında dünyaya geldim. Sırasıyla; Mimar Kemal İlkokulu, Gazi Ortaokulu, Adana Ticaret Borsası Lisesi ve Çukurova Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Evli ve bir çocuk babasıyım.
Eğitimci olmaya nasıl karar verdiniz?
Matematik öğretmeni olan kız kardeşim, ders verdiği öğrenci sayısı fazla olduğundan tek başına yetişmekte zorlanıyordu. Bu nedenle ortak bir girişimde bulunmaya karar verdik. Başkent Üniversitesi’nden, öğrenci koçluğu ve çeşitli eğitim sertifikaları alarak, iki yıl gibi bir süre içerisinde, eğitim kurumu işletmenin bütün inceliklerini kavrayıp, İlk Tercih Özel Eğitim Kursu’nun temellerini beraber attık. Eğitime gönül verenlerin ve kendini adayanların başarıyla yürütebileceği bir iş eğitimcilik… Haftanın 7 günü, sabah 08.00-21.00 saatleri arasında çalışıyorum. Öğrenciye nasıl davranılır? Rehberliği nasıl yapılır? Öğrenciye meslek nasıl seçilir? Ve öğrenci takibi nasıl yapılır? Bunların tamamının eğitimini uzman kişilerden alıp, şu anda kendim uyguluyorum.
Dershanenizde ki sistemin işleyişi hakkında biraz bilgi verir misiniz?
Kayıt için başvuran öğrencileri, önce bir sınava tabi tutuyoruz. Sınavdan sonra ise öğrenciye cep telefonunu bir yıl boyunca bize teslim etme şartı koyuyoruz. Eğitim yılında, öğrenciyi etkileyecek hiçbir faaliyet olmaması için, kendisinin sosyal medya ile olan ilişiğini tamamen kesiyoruz. Telefonunu teslim etmeyen öğrencinin kaydını da kesinlikle yapmıyoruz. Buradaki öğrencilerin tamamı teslim olan, sadece ve sadece eğitim için gelen gençler ve çocuklardır. Disipline çok önem veriyor ve disiplin altında çocuklarımızı çalıştırıyoruz. Mesela, geçenlerde bir öğrencim gelerek, kütüphane ortamına alışamadığını söyledi. Alışamadıysa kaydını verebileceğimi söyledim. Çünkü, bir öğrenciye vereceğimiz tolerans, diğer öğrencilere de yansıyacaktır. Buna kesinlikle müsaade etmiyoruz. Türkiye’de öğrencilerin tek sorunu bana göre, nasıl ders çalışacaklarını bilmiyor olmaları. Bizde, her iki saatte bir ders molası veriliyor. Öğrencinin TYT sınavı 2 saat 15 dakika, AYT sınavı ise 3 saat… Biz, öğrenciye iki saat ders veriyoruz ki, sınava adapte olsun ve sıkılmasın. Bir öğrenciye haftada 24 saat ile 28 saat arasında ders veriyoruz. Her hafta sonu TYT, belli bir düzeye geldikten sonra da, TYT’nin yanı sıra AYT deneme sınavı yapıyoruz. Öğrencinin başarılı olması için her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşündük. Örneğin, biz de zil çalmaz. Öğrenci, teneffüse çıkacağı saati ve dersin başlayacağı saati biliyor zaten. Üniversitede ki gibi aynı.
Dershanenizde kaç öğrenci eğitim alabiliyor?
8’inci sınıflar için ‘Çocuk Kulübü’, 100 kişilik kütüphane ve liseye yönelik ana binamız olmak üzere toplam 240 öğrenci kapasiteli bir donanıma sahibiz. Öğrenci sabah 08.00’de geliyor, 21.00’e kadar burada kalıyor. Kesinlikle dışarı çıkmıyor. Günlük ihtiyaçlarını burada karşılayabileceği her şeye sahibiz. Yeni dönem için 210 kayıt aldık. 30 kişilik bir kontenjanımız kaldı. Gelen taleplerden baktığımızda, ağustosun sonuna kadar onu da dolduracağız gibi görünüyor.
Öğrenciler veya veliler, sizce neden İlk Tercih’i tercih etmeliler?
Öncelikler tamamen şeffafız. Öğrenciye sunduğumuz dersler, olanaklar ve kitap setleri açık ve gerçek. Ders saatimiz diğer kurumlara oranla daha fazla. Birebir sınırsız dersler veriyoruz. Öğrenci talep ettiği an, birebir ders alabiliyor. Öğrencinin gerçekten bir hayali ve hedefi varsa, biz bunu tamamen gerçekleştiriyoruz. Buraya gelip de, ‘’Sizden memnun kalamadım’’ diyen bir tek öğrencimiz yok. Başarısız olan öğrencilerimiz az da olsa var elbette. Fakat onlara da gidip sorsanız, kendi isteksizliklerinden dolayı başarı sağlayamadıklarını samimi bir şekilde söyleyeceklerdir.
Altı yıllık faaliyet süreniz içerisinde, ne gibi başarılara imza attınız?
Birinci ve ikinci yılımız sistemimizi oturtmakla geçti. Özellikle son 3 yıldır, yüzde 98 oranında bir başarıya ulaştık. Öğrenci diş hekimliği hedefiyle geliyor, ona tıp fakültesi kazandırıyoruz. Öğrenci psikolog hedefiyle geliyor, hukuk fakültesi kazandırıyoruz. Öğrenci bizi dinlediği ve sistemimize uyum sağladığı sürece, gerçekten başarısız olması mümkün değil.
Ödemeyi yaptıktan sonra sorumluluğu size bırakan velilerle karşılaştığınızda, nasıl bir tavır belirliyorsunuz?
Öğrencinin sınav sonuçlarını ve haftalık çalışmasını, yine haftalık olarak veliye bildiriyoruz. Her 3 ayda bir de veli toplantısı düzenliyoruz. Veli toplantılarına özen gösteriyor, ciddi anlamda hazırlanıyoruz. Deneme sınav sonuçlarını, öğretmenlerinin görüşlerini dosya halinde kendilerine veriyor, yine öğretmenlerimizle birebir görüşme sağlatıyoruz. Toplantıya katılmayan veli ile de karşı karşıya geliyoruz. Mutlaka gelmek zorunda.
Kendisini derslerine ve hedeflerine veremeyen öğrencilere psikolojik destek sağlıyor musunuz?
Şu anda 3 kurumumuzda da, 3 tane psikolog görev yapıyor. Bizzat, öğrencilerin rehberliğini yapıyorlar.
Pandemi süreci eğitim alanını nasıl etkiledi?
Kurum olarak bizi etkilemedi. Pandeminin ilk dönemlerinde, biz nasıl çalışacağımız çok iyi biliyorduk. Öğrencilerimiz, online eğitim nedir bilmezken, biz hemen online eğitime geçiş yaptık. Diğer kurumlar da, online eğitime bizden bir ay sonra başladılar. Sabah 08.00’de öğrencilerimiz uyandırdık ve 09.00’da her grup için ayrı ayrı dersler düzenledik. Yüz yüze derslerden pek bir fark olmadı açıkçası. Katılım açısından da problemler yaşamadık. Velilerle görüştüğümüzde, bazı çocukların dersleri boşladığı şikayetini aldığımda, ev baskınları yaptım. Haftalık deneme sınavları ise yine kağıt üzerinde gerçekleşti. Kargo ile sınav kağıtlarını evlere gönderdik. Sınavlar, veli gözetiminde gerçekleşti. Bu süreçte, online eğitime katılmak isteyen öğrencilerden kayıt aldık. Dolayısıyla herhangi bir öğrenci kaybı yaşamadık.
Velilerin, herhangi bir kuruma kayıt yaptırmadan önce hangi kriterleri esas almasını tavsiye edersiniz?
Kuruma gittiğinde, öğrencisi mutlaka deneme derslerine girsin. Sistemi iyice tanısın ve kayıt kararını ondan sonra versin. Şu ana kadar bize gelip de kayıt yaptırmayan olmadı. Bu da bizim gurur kaynaklarımızdan bir tanesi.
Kısıtlı bir kontenjanınız kaldığınızdan bahsetmiştiniz. Bu röportajı okuyup da kayıt yaptırmak isteyen velilere özel bir indirim sağlamanız söz konusu olabilir mi?
Elbette. Bölge gazetesine özel, bu röportajı okuyup da gelenlere yüzde 30 gibi ciddi bir indirim uygulayabiliriz.
Bu röportajın gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılarınızın devamını dilerim
