Göçer’den tarım işçileri ve narenciye için tarihi çağrı

ADANA (BÖLGE)– Seyhan Belediye Meclis Üyesi Güngör Geçer, Seyhan Belediyesi Ocak ayı olağan meclis toplantısının ilk gününde tarım işçileri için tarihi çağrıda bulundu. Geçer, belediyelerin narenciye üreticisine destek için ürün dağıtmasını önerirken, aşırı yağışların çiftçi, vatandaş ve esnafı daha çok perişan etmemesi için acilen altyapıya ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi.

UMUTLARIMIZ ARTTI!

24 – 25 – 26 Aralık 2019 tarihlerinde meydana gelen ve günlük 250 kg lık olağanüstü bir yağışla sarsılan Adana’da maalesef ekili ve dikili alanların sular altında kalırken, bir çok vatandaşın evini su bastığını, esnafın işyerlerinin sular altında kaldığını hatırlatan Geçer, “Bu doğal afet elbette ki kimsenin istemediği ve beklemediği sonuçları beraberinde getirdi. Bu süreçte  Adana Valiliğimiz, Adana Büyükşehir Belediyemiz, Seyhan Belediyemiz, kaymakamlıklarımız, ve diğer ilçe belediyelerimiz de olağanüstü bir çaba sarf ederek vatandaşlarımızın yaralarının sarılması için seferber oldu. Bu dayanışma geleceğe dair umutlarımızı arttırdı ancak gerek kent merkezinde gerekse ilçelerimizde altyapı sorununa kalıcı çözümler üretilmesi gerçeğini de gözler önüne serdi” dedi.

GEÇMİŞİN KÖTÜ İZLERİ VAR!

Tüm Türkiye’de altyapının, geleceğe yönelik yatırımlar olarak nitelendirildiği için bir çok belediye tarafından çoğu zaman öncelikli hizmetler arasına alınmadığını, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin geçmiş 25-30 yıllık yönetiminin buna en güzel örnek olduğunu belirten Geçer,  “Geçmişte sümen altı edilen sorunların bugün vatandaşımızı ne hallere düşürdüğünü görmüş olduk. Mevcut Belediye Başkanımız Zeydan Karalar’ın altyapı sorununun üzerine kararlılıkla gideceğine ve bu sorunu asgari düzeye indireceğine inanıyoruz. Bizler de hem büyükşehir belediyemize hem de Seyhan Belediyemize bu konuda destek olmakla mükellefiz” diye konuştu.

ALTYAPI SORUNU BİTMELİDİR!

Güngör Geçer, “Belediyelerin görevi vatandaşa hizmet götürmektir. Rant uğruna yaşanan bu çarpık yapılaşma görüldügü üzere uzun vadede büyük sorunlara yol açmakta, sorunlar çıg gibi büyüyerek süregelmektedir. Sel gibi felaketler kapıya dayandığında önleminizi önceden almadıysanız doğuracağı sonuçlara seyirci kalırsınız. Kaçınılmaz son, depremde de böyledir, tüm doğal afetler için de böyledir. Kimi zaman kader denilen şey aslında ihmaldir, eksiktir. Bize düşen görev; eksiklikleri bir an önce tespit edip vatandaşımıza o hizmeti götürebilmektir” dedi.

BELEDİYELER, NARENCİYE DAĞITSIN!

Kentimizdeki olağanüstü durum ve doğal afet sonrası zarar gören tarım alanlarının çiftçinin geleceğe dair planlarını da tam anlamıyla alt üst ettiğini kaydeden Geçer, “Çiftçinin üretime ve istihdama katkı koyması adına Adana, acilen afet bölgesi ilan edilmeli, çiftçinin doğal afetten doğan zararları zaman geçirilmeden ödenmelidir. Belediyelerimiz özellikle narenciye ürünlerinin elde kalmaması için bir kampanya başlatmalıdır. Bu girişim hem çiftçimizi koruyacak, hem narenciye ürünlerini rağbeti arttıracaktır” şeklinde konuştu.

TARIM İŞÇİLERİ İÇİN TARİHİ ÇAĞRI

Diğer önemli bir sorunun da kentimizde yaşayan, gıdaya erişimimizi kolaylaştıran, büyük emekler veren tarım işçileri olduğuna işaret eden Geçer, şunları söyledi:

“Sağlık, eğitim, barınma haklarından yoksun ortamlarda yaşam mücadelesi veren tarım işçilerimiz doğal afette en çok yara alan vatandaşlarımız oldu. Yatacak yerleri dahi yoktu. Sosyal belediyecilik anlayışından hareketle aynı yerde 10-15 yıldan bu yana tarım işçiliği yapan, tam anlamıyla ilkel koşullarda yaşayan tarım işçilerinin sorunlarına çözüm bulmak zorundayız. Kalıcı prefabrik konutlarla birlikte, işçi ailelerin çocuklarının eğitime kazandırılmasından düzenli sağlık hizmetine kadar bir çok konuda atacağımız adımlar tarım işçisi ailelerin yaşama sevincini arttıracaktır. Bugün bu mecliste tarım işçisi ailelerimizin yaralarını sarmaya yönelik önemli bir karar çıkması gerektiğini düşünüyorum.  Tarım işçilerinin sorunlarını tespit komisyonu kurulup, bir yardım kampanyasının başlatılmasını teklif ediyorum. Bu konuda meclisimizin atacağı adımların tüm Adana’ya ve sonra Türkiye’ye örnek olacağına inanıyorum.  Olağanüstü durumlarda önlem almak, çağdaş ve bilimsel çalışmalarla hem insan oğlunu hem de doğayı ve çevreyi koruma görevi yine biz insanlara düşüyor. Kentte sorumluluk sahibi meclis üyeleri olarak halkımızın daha çağdaş, refah düzeyi yüksek bir hayata erişmelerine giden yoldaki engellerden bazılarını da bizlerin kaldırması gerekiyor. Samimi, polemikten uzak, insana, doğaya ve çevreye hizmet anlayışıyla hareket ettiğimiz takdirde Atatürk’ün gösterdiği ‘muasır medeniyetler seviyesi’ne ulaşacağımıza inanıyor, hepinize en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor