KARATAŞ’A GİTTİK KARALAR’I DİNLEDİK

Dün Karataş’taydık.. Çatalan Barajı’nın arıtılmış suyunun Karataş halkına da ulaştırılması için temel atma töreni yapılıyordu.. Karataş halkı toplanmış, boş alan doldurulmuştu..  Turizm cenneti olan Karataş’a sağlıklı su kavuşturmanın ilk adımı atılacaktı, o nedenle tören düzenlenmişti.. Konuşmacılar, bu hizmetin bugüne kadar hangi aşamadan geçtiklerini, İller Bankası ve Adana Büyükşehir Belediyelerinin katkılarını, ödeme koşullarını ifade ettiler ve yardımcı olanlara teşekkür ifadelerini de dile getirdiler..

Ancak… İçme Suyu’nun Karataş’a getirilmesiyle ilgili temel atma töreni düzenlenmesini her nedense Hüseyin Sözlü ve ekibi içine sindiremedi, sosyal medyadan da yararlanarak “Biz hazırladık, Zeydan Karalar kullanıyor” gibi bir propaganda başlattı..

Zeydan Karalar, törende bu konuya kısaca değindi ama, işin özetinin özetini şöyle yaptı;

“Ben ve arkadaşlarım gece gündüz çalışıyoruz.. Projeler üretiyoruz, askıda kalan projeleri hemen hayata geçirmeyi planlıyoruz.. Karataş içme suyu da bu projeler arasında yeralıyordu, bugüne kadar düğmeye basılmamıştı.. Arkadaşlarımızla birlikte hazırladık, hayata geçiriyoruz ve bir yıl sonra Karataş halkı evlerinde temiz su içecek.. Bununla kalmayacağız.. Yumurtalık gibi bir turistik bölgemizi de sağlıklı suyla buluşturacağız. Bununla yetinmeyeceğiz, tüm ilçe ve köylerimiz Çatalan suyuna kavuşacak” dedi..

Bir bakıma Hüseyin Sözlü’nün başlattığı kampanyaya düzeyli bir cevap verdi Karalar, “Dana örceleri nerelerdeydiniz” der gibi..

Evet.. Daha önceleri nereledeydiniz.. Halkın kanser üreten su borularından kurtulması için ne yaptınız? Diye sormak, her Adanalının hakkı değil mİ? Adana Büyükşehir Belediyesi’ni gereksiz harcamalarla büyük borç batağına nasıl soktuğunu sormak Adanalıların hakkı değil mi? Kadroya ahbap-çavuş ilişkileriyle doldurmak, burada yaşayan insanların ve  Adana Büyükşehir Belediye Başkanı’nın sorma hakkı yok mu?

Bırakın sormayı, koltuğunu ısıtmadan bir projeyi hayata geçirdi diye kıyameti koparanlara “Bizim eserimize sahip çıkıyor” diye Zeydan Karalar’ı suçlayanlara çift sözümüz  var;

Proje üretmek meziyet değil, meziyet projeyi hayata geçirmektir..

Yerel ya da genel.. Siyasetçiler kavga dilinden hızla uzaklaşmadıkça, bu ülkede huzur olmaz..

   ….    …..   …..

Ne yazık ki, yandaş basın da durmadık yerde, ipe sapa gelmez suçlamalarla muhalif Belediye Başkanlarını suçlamayı sürdürmeyi bir görev olarak üstlenmiş..

 “Yine Ersin mi?” diyeceksiniz biliyorum..

O, onlardan biri.. Mesela Ersin, Ekrem İmamoğlu’na “Sen kimsin?” diye soruyor.. Bu sorunun cevabı belli;

Bilmiyor musun Ersin? O en yakın rakibi, eski Bakan, eski Başbakan, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım’a 800 bin fark adan Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul’un Belediye Başkanı..

Zeydan Karalar da öyle, en yakın rakibi Hüseyin Sözlü’yü 132 bin küsur oy farkla geride bırakmış..

Öğrendin mi kim olduklarını? Öğrendiysen, diğer yandaşlarına da söyle öğrensinler..

Ve lütfen yalanlara başvurma..

Bak geçenlerde “İtin kavgası et, yiğitin kavgası devlet içindir. İt kemikle avunur, yiğit ise vatanını savunur.” diye yazmışsın.. Beğendim.. Ama açacaksın konuyu, mesela kemikle avunan it kim, vatanını savunan yiğit kim? Okurlarına bunu açıklamak zorundadır bir gazeteci..

Mesela dedin ki, “bir sinek vızıldayıp duruyor” yakında yazacağını söyledin.. Yakın ne zaman? Bir haftayı geçti.. Yiğit sözünden dönmez, sözü söylemek için zamanı beklemez. Şakkadan söyler, çünkü kuştan korkan darı ekmez.. Senin bir korkun mu var Ersin?

Yani yazacağın her yazının aleyhine delil olacağından mı korkuyorsun?

Mesela, Antalya yalanı gibi yalanının meydana çıkmasından mı korkuyosun.. Mesela o iddialarını kanıtlamak için fotoğrafları açıklayacağın ve hala çıkaramadığın yalanından mı korkuyorsun? Mesela, o genç kız ve babasının Adana Büyükşehir Belediyesi”nde göreve başladığı yalanından mı korkuyorsun?

Mesela “Benim çocukluğumdan bugüne kadar edindiğim servetim ile, senin Adana’ya gelişinden buyana edindiğin serveti açıklayalım.. Hodri Meydan” çağrımdan mı korkuyorsun?

Ben vızıldayan sineğim Ersin.. Sen kükreyen kaplan görüyorsun kendini.. Kaplan, sinekten korkar mı Ersin? Bir kuyruk sallasa yeter!..

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Spor