ŞİMDİ DE SIRA SENDE Mİ BRE VİCDANSIZ PANDEMİ

İnsanoğlunun geçmişte hangi zorluklarla karşılaştığı, nüfusun hangi felaketlerle azaldığı hakkındaki söylemler daha çok tahmin ve fantezilere dayanmakta. Seli-seylabı, depremi-yanardağı bıraktık; çömçemizi alıp tarihteki salgın hastalıklar kazanına daldırdık. Ufak-tefekleri bırakıp iricelerinden on tanesini aldık ve bakınız hangi yıllarda nelerle karşılaştık…

165 : Galen Salgınının Mezopotamya çıkışlı olduğu ve Roma Ordusu tarafından Mısır, Ön Asya, Anadolu, Yunanistan üzerinden İtalya’ya kadar getirildiği tahmin ediliyor. 5 Milyon yaşamı sona erdirmiş. Hastalığın ne olduğu hakkında kesin bilgi olmamakla beraber çiçek ve kızamık olabileceği düşünülüyor

541-542: Hıyarcıklı Vebanın, Avrupa nüfusunun yarısını öldürürken Doğu Akdeniz yörelerinde de çok can aldığı, dönem itibariyle Jüstinyen Vebası adı da verildiğini öğreniyoruz. Toplam ölüm rakamı 25 milyon.

1346-1353: Kara Ölüm adı verilen Veba salgını. Asya, Avrupa ve Afrikayı adamakıllı silkelemiş. Ölü sayısının en az 75 milyon olduğu, 200 milyona kadar erişmiş olabileceğini okuyoruz. Kaynağı Asya; ticaret gemilerinde bulunan farelerdeki pirelerle yayıldığı sanılıyor.

1852-1860: Üçüncü Kolera Salgını. Kolera, dünyayı 7 kez sallamış. En büyüğünün 1852’de patlak veren 3’üncüsü olduğu biliniyor. 1 Milyonu aşkın cana kıymış. Doğum yeri Hindistan. Ganj Nehri bu hastalığı alıp deltasına kadar taşımış. Oradan da Asya, Afrika, Kuzey Amerika ve nihayet İngiltere’ye kadar ulaşmış.

1889-1890: Asya Gribi. Bir diğer adı da Rusya Gribi. İlginçtir, tamamı 1889 Mayıs’ında, birbirinden uzak üç ayrı şehirde ortaya çıkmış: Türkistan’da Buhara, Kuzey Batı kanada’da Atabaska ve Grönland’da…

Bakteriye bağlı ilk salgın olduğu ve insanların bakteriyoloji anında bu salgından dolayı çok şey öğrendiğini okuduk. Kıydığı insan sayısı 1 Milyon kadar.

1910-1911: Altıncı Kolera Salgını. Bu bela da Hindistan çıkışlı. Toplamda 800 bin cana mal olmuş. Orta Asya, Kuzey Afrika, Doğu Avrupa ve Rusya’yı kasıp kavurmuş. Amerika, eski salgınlardam alınmış derslere dayanarak salgın haberini alır almaz hazırlıklar yapmış ve kuşku duyulanları karantinaya alarak yayılmasını başarmış. Sonuçta, Amerika’daki kurban sayısı 11’de kalmış.

1918-1920: Grip Salgını. Dünyanın her yanını sarmış. Zamanın toplam nüfusu 500 milyon. Gribin aldığı can sayısı 50 Milyon. Ortaya çıkışından sonraki ilk 25 haftada 25 Milyon kişiyi öldürmüş. Diğer griplerden farkı, sadece yaşlı ve zayıfları değil, güçlü, sağlıklı gençleri de toprağa gömmesi.

1956-1958: Çin çıkışlı, ünlü Asya Gribi. Çinden sonra en büyük zararı Singapur, Hong Kong ve 69.800 kayıpla Amerika görmüş. 2 Milyon insanı devirmiş.

1968: Hong Kong Gribi. 13 emmuz 1968’de Hong Kong’ta saptandıktan sadece 17 gün sonra Singapur ve Vietnam’a sıçramış. Üçüncü ayında ise Filipinler, Hindistan, Avusturalya, Amerika ve Anadolu dahil Avrupayı da sarmış. Yakaladıklarınıperişan etmekle beraber artık gelişmiş olan ilaç endüstrisi sayesinde oransal olarak ölüm 1 milyon dolaylarında, yani düşük yüzdede kalmış.

1981- GÜNÜMÜZ: HIV/AİDS, ilk kez Kongo’da 1976’da görülmüş ve 1981’den itibaren dünyanın başına bela kesilmiş. En fazla kurbanı 2005-2012 yılları arasında almış. Günümüze kadar aldığı can sayısının 36 Milyonu aştığı ve halen dünyada HIV Virüsü taşıyan 31 – 32 milyon kişi olduğu  bildiriliyor.

Şimdi de sıra sende mi Coronavirüs Pandemisi? Gözünü seveyim, bırak dünyanın yakasını çek git, nereye gidersen git!.. Ya da bekle, ilacın bulunduktan sonra tekrar çık ortaya.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor