YİYİN EFENDİLER!..

Tarih 30 Haziran 1975’ti. Adana Belediye Başkanı Eğe Bagatur’du.. O gün Meclis toplantısı vardı.. Eğe Bagatur Meclis’e başkanlık ediyordu.. Eğe Bagatur, İnönü Parkı’nın halka açık olmasını istiyordu.. Ama o parkı Asfalt Rıza  işletiliyordu.. Asfalt Rıza, parkın halka açılmasına, yani kendisinden alınmasına karşı çıkıyor, direniyordu.. Ancak Eğe Bagatur kararlı bir kişiliğe sahip olduğundan, tüm tehditlere karşı direniyordu..

Meclis toplantısına Asfalt Rıza da katılmış, gündem maddeleri görüşüldükten sonra odasına doğru giden Eğe Bagatur ile Ahmet Albay , Asfalt Rıza tarafından silahla vurulmuştu..

Eğe Bagatur tedavi altına alınmış, Belediye Başkanlığına o dönem Belediye Meclis üyesi olan Yeni Adana Gazetesi imtiyaz sahibi Çetin Remzi Yüreğir vekaleten seçilmişti.

O dönemde Yeni Adana Gazetesi’nde muhabirlik yapıyordum.. Çetin Remzi Yüreğir, Belediye Başkan Vekili olunca bizi topladı ve şöyle dedi;

 “Benim Belediye Başkan vekilliği yaptığım dönemde hiç biriniz Belediye”ye girmeyeceksiniz. Hiç kimseyle görüşmeyeceksiniz. Yazılı açıklamanın dışında Belediye ile ilgili haberleri Anadolu Ajansından kullanacaksınız”

Biz Çetin Remzi  Yüreğir’in Belediye Başkan Vekilliği döneminde Adana Belediyesi’nin kapısının önünden bile geçmedik..

Biz gazeteciliği böyle yaptık.. Aynı anlayışı Milliyet Gazetesi’nde de gördük.. Abdi İpekçi gibi bir baş yazar ve Genel Yayın Yönetmeni vardı Milliyet’in başında.. Gazeteciliğin ne kadar ahlaki değer ve sorumluluk taşıdığını, önce Çetin Remzi Yüreğir’den, sonra  merhum Abdi İpekçi’den öğrendik..

Bugün geldiğimiz noktaya bakın..

Yandaş basın, fonlanan basın..

Yazıklar olsun!.. Türk basını böyle olmamalıydı.. Bir kısmını tenzih ederim ama, bazı gazeteler, gazetenin üst düzey yöneticileri,  yazarlar, muhabirler bu mesleği ayaklar altına aldı, Türk basınını katlettiler.. Bir taraftan Belediyelere, “Gazetelere  ilan vermeyeceksin, abone olmayacaksın.” Yasağı getireceksin, diğer taraftan yabancı fonlara göz yumacaksın!..

Ne demek yabancı devletler tarafından Türk gazetecileri, ya da Türk gazeteleri, haber  siteleri fonlanacak.. Casuslukla aralarındaki fark ne ? 

Hak etmeden elde edilen  kazanç, esaret altında tutar.  Esaret altında olan da özgür olamaz, olsa olsa hain olur.

Tevfik Fikret’in dediği gibi;

Bu sofracık, efendiler – ki iltikaama muntazır
Huzurunuzda titriyor – bu milletin hayatıdır;
Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır!
Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
Bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir!
Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray,
Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay;
Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
Gurur-ı ihtişamı var, sürur-ı intikaamı var.
Bu sofra iltifatınızdan işte ab u tab umar.
Sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Verir zavallı memleket, verir ne varsa, malını
Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini.
Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!
Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak!
Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,
Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak…

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!

Mekanın cennet olsun Tevfik Fikret

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor