(HABER MERKEZİ)-HDP Adana Milletvekili Tüley Hatimoğulları, Bandırma T1 ve T2 nolu hapishanesinde mahpuslara uygulanan hak ihlallerini Meclis gündemiene taşıdı.
Hatimoğulları, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisoynu’na dilekçe ile başvuruda bulunarak, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması için soru önergesi verdi. Verilen soru önergesinde; “İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) Çanakkale ve İzmir Şubelerinden bir heyetin Bandırma T1 ve T2 numaralı hapishaneyi ziyareti sonrasında hazırladığı raporda, hapishanelerin hijyenik olmadığı ve mahpuslara tamamen keyfi ve onur kırıcı bir şekilde ağız içi araması uygulamasının dayatıldığı ifade edilmiştir.
Raporda: “Hijyen ve temizlik konusunda hapishanenin dışı ve içerisinin temiz olmadığı, avukat görüş odalarının pandemi nedeniyle tedbirler doğrultusunda naylon branda ile ayrıldığı… avukat görüş odalarında havalandırma olmadığı, havanın sıcak olmasından kaynaklı da sağlıklı görüşme ortamının mevcut olmadığı gözlemlenmiştir. Mahpusların avukat görüşme odasına getirilmesi yaklaşık 30 dakika sürmüş olup bu sürenin uzunluğuna anlam verilememiştir” ifadeleri yer alırken; mahpusların her hastaneye gidiş ve dönüşte, hiçbir dayanağı olmayan bir şekilde ağız içi aratma dayatması ile karşı karşıya kaldıkları belirtilmiştir. Hapishanedeki çok sayıda hasta mahpusun, bu uygulamayı kabul etmediği için işlem yapılarak koğuşuna geri gönderildiği ve gerekli sağlık desteğini alamadıkları bildirilmiştir. Heyet raporunda; tüm koğuşların fiziki olarak yetersiz ve kapasitesinin üzerinde dolulukta olduğu, 10-12 kişilik odalardaki mahpus ortalamasının 15-17 olduğu, bu sayının adli tarafta 20-22 kişiye çıktığı, Kürtçe yazışma-mektuplaşmanın başladığı ancak tercüman yokluğu nedeniyle mektupların çok geç gidip geldiği, Türkçe mektupların da aynı şekilde geç ulaştığı belirtilmiştir. Mahpusların tek aktivitesinin havalandırma olduğu, mahpuslar açısından zaten hiç yapılmayan sosyal etkinliklerin salgın gerekçesiyle tamamen sıfırlandığı, tecridin çok sıkıntılı boyutlara ulaştığı da vurgulanmıştır.
T-1 Hapishanesinde bulunan hükümlü F.Y. ve T-2 Hapishanesi’nde bulunan hükümlü S.A.’nın ağır akıl sağlığı sorunları yaşadığı ve hiçbir şekilde hapishanede kalmalarının mümkün olmadığı vurgulanan raporda; “Bu mahpusların acilen bir sağlık kurumunda yatılı şekilde tedavi görmeleri zorunludur” ifadeleri yer almıştır.
Bu bağlamda;
1. Bandırma Hapishanesinde mahpuslara ağız içi araması uygulamasının dayatıldığı iddiası doğru mudur?
2. Bandırma Hapishanesinde pandemi koşullarına uygun tedbirler alınmadığı ve hijyenik olmadığı doğru mudur?
3. Ağız içi arama dayatmasına karşı çıktığı için mahpusların sağlık hakkının engellendiği doğru mudur? Bunun sonlandırılması için çalışmalarınız var mıdır?
4. 10-12 kişi kapasiteli koğuşlarda neden 20-22 kişi kalmaktadır? Bu sorunu çözmek için hangi adımlar atılacaktır?
5. Bandırma Hapishanesindeki görüş odalarında pandemi koşullarına uygun sağlıklı koşullar sağlanacak mıdır?
6. Hapishanede mektupların gelmesi neden çok uzun sürmektedir? Kürtçe mektuplar için tercüman sağlanacak mıdır?
7. Hapishanede mahpusların hakkı olan sosyal etkinlikler neden sonlandırılmıştır?
8. Jandarma personelinden bazılarının doktor kontrolüne giden mahpuslara yönelik doktora “terörist bunlar” söylemini kullanarak önyargı oluşturmak istediği iddiası doğru mudur?
9. Akıl sağlığı sorunları yaşayan mahpus F.Y ve S.A’nın acilen bir sağlık kurumuna kaldırılması ve gerekli tedaviyi almaları neden sağlanmamıştır?”
