“Adana’nın kurtuluş mücadelesini günlerdir değişik kaynaklardan okuyorum, okudukça uykularım kaçıyor..”
Filim şeridi gibi gözlerimin önünden geçiyor, Ermenilerin Adana sokaklarında Türk gençlerini öldürmeleri..Halkın kendi ülkesinde, kendi topraklarında akşam sokaklarda dolaşamaması, her gün ölümle karşı karşıya bir hayat sürdürmeleri..
Ahmet Remzi Yüreğir’in Fransız ve Ermenilerin tüm baskı ve zulmüne karşı halkı bilgilendirmek için önce Adana, sonra Yeni Adana adıyla gazete çıkarıp, eşek sırtında dağıtarak halkı her türlü tehlikeyi göze alarak bilgilendirmesini.. Hakkında ölüm kararı verilmesine rağmen, kadın kıyafeti giyerek kaçmasını, mücadeleye devam etmesini bir film izler gibiyim..
Ya Ahmet Remzi Yüregir…. Yedek subay arkadaşı Avni Doğan ile “Adana” adıyla yayın yapan gazete çıkarıp halkı bilgilendirmesi.. Buna karşın Errmeni ve Fransız işbirlikçisi Ferda gazetesi!….
“Fransızlar dostumuzdur” diye yayın yapan ve Milli Mücadeleye karşı olan Fransızlara satılmış “Ferda” gazetesi benzerlerninin bugün de varlığını hissetmiyor muyuz? . 8 Ocak 1919 günü Fransızlar tarafından gazete basılarak kapatılması… Avni Doğan’ın sürgüne gönderilmesi, hakkında idam kararı verilen Ahmet Remzi Yüregir’in kadın çarşafı giyerek Adana’dan kaçması heyecan veren bir film gibi değil mi _
Ya sonrası?
Uzun bir süre yayınına ara vermek zorunda kalan gazetenin, Toros’larda zor koşullar altında tekrar 25 Temmuz 1920 tarihinde yayın hayatına tekrar başlaması. Bu yayını sırasında vagon içerisinde şapograf yöntemi ile 9. sayıdan 13. sayı dahil yayınlanması… Gazetenin baskı tekniği açısından olumlu sonuç alınamaması üzerine daha sonra Zamir Beyîn (Damar Arıkoğlu) hurafat, kasa ve pedal temini için Konya’ya gönderilmesi.. Konya’da Miralay Fahrettin Bey’in (Altay) yardımıyla eksiklerin tamamlanması.. Bu tarihten sonra Yeni Adana‘nın Pozantı’nın karlı buzlu soğuğunda yayınına devam etmesi… İdarehanenin olmaması, kâğıt ve mürekkep sıkıntısı, hurafat yetersizliği gibi olumsuzlukları aşabilmek için kâğıtları buz suyu ile ıslatıp, soba isinden mürekkep gibi yöntemlere gazeteyi çıkarmaları adeta bir film gibi gözlerimin önünden geçiyor.,
Ya o hain Ferda gazetesi!.. Düşmanla işbirlikçilik yapan hain gazete!.. Dün vardı, bugün yok mu böyleleri?
Yeni Adana Gazetesi sadece Adana için değil, Türkiye için unutulmaz bir milli mücadele gazetesidir.Ben gazeteciliğe böyle bir gazetede başlamış olmanın gururunu yaşayanlardan biri olarak çok şanslıyım.. Yeni Adana Gazetesi’ni yaşatmak, her Adanalı için bir görev sayılmalıdır..
Tarihine sahip çıkmayan bir millet yok olmaya mahkumdu
Evet ben o mücadeleyi görmüş hissediyorum okuduklarımla, dinlediklerimle..
Ben Ahmet Remzi Yüreğir’in mücadele arkadaşı merhum Gan Girici’yi yakından tanımak, o yılları kendi ağzından dinlemek şansına sahip olanlardanım.. Hiç Yeni Adana Gazetesi’nden uzaklaşmadığının tanıklarındanım. O günleri merhum Gani Girici’nin ağzından dinleme şansına sahip olanlardanım..
Ve Ermeni asıllı biriyle de tanışmış olmanın şansını da yaşadım.. Emanuel Erarslan.. Diş doktoruydu.. Adanaspor’un Genel Kaptanıydı.. Adanalı kadar Adanalıydı.. ..İyi değil, çok iyi bir Adanaspor’lu çok iyi bir Adanalıydı..
Bugün 5 ocak..Şehit ve gazetelerimizin Mekanları cennet olsun, Kurtuluş bayramımız kuutlu olsun.
