SERMAYENİN UCUZ EMEKGÜCÜ ÇOCUK İŞÇİLER

Çocuk işçilerin varlığı, gelinen boyutlara rağmen pek fazla konuşulmayan, istatistiklerde hesaba katılmayan hatta istatistikleri sadece beş-on yılda bir açıklanan gerçeklik!..

Oysa çocuk işçiliği, günümüzün en önemli sorunlarından biri. Bununla mücadele etmek, bitmesini sağlamak ise ancak onu açığa çıkaran yapısal sebepleri gördüğümüzde mümkün olabilir.

Bu gerçeklik yeni değil, çocukların çalışması kapitalizmle başlamadı elbetde..

MARX Kapital’de elleri ve bedenleri küçük olduğu için kiprit yapımı ve baca temizliğinde çalıştırılan çocuklardan bahseder.

Çocuk emek gücünün sömürüsü, bu yolla birikimin sağlanması, kapitalist üretim sisteminin en başından beri var.

Çocuk işçiliği, kapitalist sistem ve onun üretim ilişkilerinin en temel dinamiklarinden biridir.

Çocuk işçiliği kapitalist sistemle birlikte zor koşullarda, uzun saatler boyunca, düşük ücretle ve güvencesiz çalıştırılan çocuk işçiler ordusu oluşturuldu.

Zira çocuk emek gücünün sermaye için maliyeti çok daha düşük, çocuklara hükmetmek ise daha kolay. Burada, eğitim politikalarının da çocuk emek gücü sömürüsünün döngüsünü besleyen unsurlardan biri olduğunu unutmamak gerekiyor.

Çocuklar işçileştikçe yoksulluk da nesiller boyu sürüyor. Bu sistemin içinde çocuklar bitmek bilmeyen bir işçiliğin çarkına çok erken yaşlarda çekiliyorlar.

Kapitalizmin küreselleşmesi ile birlikte dünyanın her yerine yayılan çocuk işçiliği, bugün sistemin içerisinde olduğu yapısal kriz ortamında daha da vahşi bir hal almaya başladı.

Pandemi ile birleşen kapitalizmin krizi, sermayederleri, önceki dönemlerden daha da fazla biçimde ucuz emeğe yönlendiriyor.

Zaten tam da bu yolla, yoksulların sayısı çığ gibi büyürken dünyadaki servet zenginlerinin de sayısı katlanıyor.

Böyle dönemler, tıpkı savaşlar, afetler, salgınlarda olduğu gibi çocuk işçilerin artmasına yol açıyor.

Hem yetişkinin yapacağı aynı işi, daha ucuza ve güvence gerektirmeyen şekilde yapacak olan uysal çocuk işçilerin hangi patron tarafından tercih edilmez ki?

Dünyada 63 milyonu kız, 97 milyonu erkek çocuğu olmak üzere toplam 160 milyon çocuk, yani her on çocuktan biri, halihazırda çocuk işçi olarak çalışıyor.

Sayıları 79 milyonu bulan bu çocukların neredeyse yarısı, ise sağlıklarını ve gelişimlerini etkileyen tehlikeli işlerde çalışmaktalar.

Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) UNİCEF’in hazırladığı raporda bunu doğruluyor.

Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) UNİCEF’in 10 Haziran 2021 tarihinde yayımladığı rapora göre, çocuk işçi olarak çalışan çocukların sayısı son 4 yılda 8.4 milyon artarak dünya genelinde 160 milyona yükselmiş. COVİD-19 salgınının etkileri nedeniyle 9 milyon çocuk daha risk altında.

Raporda, şu anda dünyadaki çocuk işçi sayısının yarısından fazlasını oluşturan 5-11 yaşlarındaki çocuk işçilerin sayısında önemli artış olduğuna dikkat çekiliyor.

Çocukların sağlığına, güvenliğine veya ahlakına zarar verebilecek işler olarak tanımlanan tehlikeli işlerde çalışan 5-17 yaşlarındaki çocukların sayısı ise 2016 yılından bu yana 6.5 milyon artarak 79 milyona yükselmiş.

Çocuk işçiliğinin bölgelere göre dağılımına bakıldığında; Afrika çocuk işçiliğinde, hem yüzdesel hem de mutlak sayı olarak, 92 milyon çocuk ve her beş çocuktan biri olmak üzere en yüksek rakamlara sahip.

İkinci sırada Asya Pasifik yöresi geliyor. 49 milyon çocuk ve tüm çocukların %5.6’sı. Çocuk işçi nüfusunun kalanı da diğer bölgeler arasında dağılıyor.

Amerika kıtaları 8.3 milyon, Avrupa ve Orta Asya 8.3 milyon ve Arap ülkeleri 2.4 milyon. Çocuk işçiliğinin sektörlere göre dağılımında ise, tarım açık arayla en büyük paya sahip.

Dünyadaki çocuk işçilerin %70’i mutlak sayı olarak 112 milyon. Hizmet sektöründe 31.4 milyon, sanayide ise 16.5 milyon çocuk çalışıyor.

5 ile 11 yaş arasındaki çocuklar, çocuk işçilerin en büyük kısmını, aynı zamanda tehlikeli işlerde çalışanların da büyük kısmını oluşturuyor.

Çocuk işçilerin %48’i 5-11 yaş grubunda, %28’i 12-14 yaş grubunda ve %25’i de 15-17 yaş grubunda bulunuyor.

Madenler, tuğla ve çivi fabrikaları başta olmak üzere, tarımdan sanayiye oradan da inşaat ve hizmet sektörüne çocuk işçiler sermayenin en önemli artı değer kaynaklarından.

MARX’ın Kapitalde söylediği hala en çıplak gerçeklik; Burjuvazi çocuk kanından sermaye yaratıyor.

Peki bugüne dek çocuk işçiler konusunu hangi siyasi parti dile getirip, minnacık çocuklarımızın kan emicilerin elinden nasıl kurtarılacağını dile getirdi?

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor