Sabahın erken saatlerinde belediyenin ucuz ekmeği için ayazda sıra bekleyen Adanalılar, “Belediye ekmeği daha iyi olduğu için alıyoruz” diyor, ucuz olduğu için aldıklarını söylemekten kaçınıyor..
SADIK GÜL ucuz ekmek sırasındaki Adanalılarla konuştu, fotoğraflarla görüntüledi.
ADANA (BÖLGE)-Bir zamanlar, ağaların harman olduğu bir kentti Adana… Pamuk ekilir, insanlar toplardı.. Karpuz–kavun ekilir insanlar toplar gelir sağlarlardı… Narenciye bahçeleri vardı, insanlar portakal, mandalina, limon alır oplar para kazanırlardı…
Fabrikalar vardı Mersin, Ceyhan, Karataş yollarında sıra sıra.. İşçiler otobüslerle taşınırdı, evlerinden işyerlerine, işyerlerinden evlerine.. Mutluydular, evlerine aş, ekmek sağlıyorlar, çocuklar huzur içinde derslerine giriyorlar sıcak yuvalarına şen şakrak dönüyorlardı.. Arada bir sinemaya da gidiyorlardı.
Ne o fabrikalar kaldı, ne de çalışanlar.. Kapatıldı teker teker.. Kurutuldu bahçeler..
…. …. ….
Çukurova ilçesinde dolaşıyorduk, önceki gün.. Kentin, ekonomik düzeyi yüksek insanları oturur özellikle Çukurova’da.. İnsanları kuyruk halinde sırada beklediklerini gördük..
Yaklaştık, sorduk uzun kuyruğun nedenini.. Ekmek kuyruğunda olduklarını söylediler.. Neden bakkaldan, marketten almadıklarını sorduk belediye ekmeğinin daha iyi olduğunu söylediler..
Aslında doğruyu söylemiyorlardı, doğrusu fırınlarda, bakkallarda, marketlerde ekmek 3 liraydı..
Adana Büyükşehir Belediyesi ise ekmeğin tanesini bir lira 25 kuruşa satıyordu..
Kuyruklar o nedenle oluşmuştu..
Gittik, gördük, ne kadar fakirleştiğimizi anlayarak gözlemlerimizi özet alarak kaleme aldık
Şair diyor ya yiğit muhtaç olmuş bir baş soğana bilmem anlatsam mı, anlatmasam mı,
Bilmem ağlasam mı, ağlamasam mı!
O duruma getirilen bir toplum olduk.
