Akça: Somut delil aranmamalıdır’

ADANA (BÖLGE)- Adana Çocuk ve Kadın Hakları Dernek Başkanı Çiğdem Akça yaptığı yazılı açıklamayla “ Yaklaşık 2 yıldır Aile Danışma Merkezimize başvuran çocuk cinsel istismar davaları genel olarak failin veya faillerin  beraatıyla sonuçlandığını, uygulamada yapılan yanlışların kamu vicdanını sızlattığını. Konu ile ilgili savunuculuk yapan ilgili  STK ların davalara müdahil olma talebinin hakimler tarafından reddedildiğini. Mağdur ve ailelerinin her yönden psikolojik travmaya maruz kaldığını belirtti.

Akça, “Çocuk ihmal ve istismarını önlemek bir bütün olarak devletin, çocuğa erişimi olan tüm meslek gruplarının, ailenin görevidir. İstismar yaşanmışsa fail mutlaka ceza almalıdır, bizim mahkemelerimizde beraatla ödüllendiriliyorlar. Avrupa ve Amerika’da istismar davalarında somut delil aranmamaktadır. Uzmanla birlikte çocuğun ifadesi alınmakta ve kabul edilmektedir.Tereddüt varsa yalan makinasında tekrar dinlenmektedir. Ömür boyu hapisle cezalandırılmakta, Amerikanın bazı eyaletlerinde sanık  idam edilmektedir “

ÇKHD Başkanı Çiğdem Akça “Çocuk ve ailenin yanında durmaya, onları yargılamadan her aşamada birlikte hareket etmeye özen gösteriyoruz. Ama uygulamada yapılan yanlışların en ön sırada olanı, İstismarda somut delil aranması dır. Mağdur çocuktur. Yaşadığını kimseyle paylaşamadığı, korktuğu  ve nasıl bir kurtuluş yolu olduğunu bilemediği için istismar yıllarca sürebilmektedir. Tesadüfen yada canlı kalırsa bu olayların üzerine öldürülmezse  veya kendi intihara kalkışması gibi durumlar neticesinde sağ kalırsa olay ortaya çıkmaktadır.Bu süre zarfında nasıl bir delil bulmak istenmektedir. Mağdurun anlattıkları en büyük delildir.Şiddete maruz kalan kadınlarımız dahi delil toplamayı bilemezken, çocuk istismarında somut delil aramak her türlü mantığa aykırıdır. İnsanlar şahitlik yapmaya korkmaktadır.

Son yaşadığımız vakıada Amcasının oğlu tarafından 1,5 yıl cinsel istismara maruz kalan danışanımız, olaylar üzerinden 5 yıl geçtikten sonra kendi yaşadıklarının diğer kuzeni nede aynı kişi tarafından yaşatıldığını öğrenmesiyle şikayetçi olma cesaretini bulmasını sağlamıştır. Davaya müdahil olma talebimizi verdik. Mahkeme saatinden en az yarım saat önce mağdur ve ailesiyle bir araya gelerek, onlara moral ve güç vermeye çalıştık. Mağdur ve ailesinin yanında sadece biz vardık. Avukatı  5 dakika kala geldi, avukatının başka davası olduğu için vekaleten başka avukat davaya katıldı. Mağdurla dava öncesinde bir araya gelerek yazılı savunmasını hazırladık. CMK tarafından görevlendirilen avukatı sen hazırlarsın demişti.Sanık yakın akrabası amcasının oğluydu, bütün akrabalar babasına baskı kurarak davadan vazgeçmelerini, aile içinde olayın kapatılmasını istemişlerdi. Mahkemeden vazgeçmeyince tüm aile sanığın yanına geçmiş, mahalleli ve akrabalar sanığın yanında koridoru doldurmuşlardı. Durumları iyi olduğu için parayla avukat tutmuşlardı. Kadın olan avukat,gözümüzün önünde hiç korkma bu gün bu iş bitecek beraat edeceksin dedi. Mağdurun ve anne babasının durumunu gözünüzde canlandırabiliyor musunuz. Sanık iftiraya uğramış bir havada, herkes onun yanında kurula kurula ortada dolaşıyor.Delil yetersizliğinden sanık beraat etti. Mağdurun babası ilk mahkeme sonrası acile kaldırılmıştı. Bu davada anne sinir krizi geçirdi.

 Suçluyu mağdur gösteren ve ödüllendiren, bir nevi bir daha yap sakınca yok diyen hukuk sistemimiz değişmeli, mağdur ve ailesini tekrar cezalandıran bu yasalar acilen düzenlenmelidir. Mersin de 25 öğrencisine cinsel istismar uygulayan öğretmenin beraat etmesi akıl tutulması yaratmaktadır.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor