Nesiller arasında fark dünde vardı, bugün de var ve yarında var olacak. Önemli olan o farkı anlamak, olayları ve karakterleri ona göre değerlendirmek ve ona göre davranabilmektir. Bardağın yarısı boş demeyin, olumlu taraftan bakarak bardağın yarısı dolu deyin ki olumsuzlar sarmasın her yanımızı.
Aileler, öğretmenler ve toplumun büyük kesimi çocuklara laf anlatamıyoruz diye hep suçluyorlar çocukları. Tabi ki suçlamakla bir yere varılamaz. Sorun varsa, sorunu çözebilmek için taşın altına elinizi koyun. Düzgün bir çocuk yetiştirmek için çabalayın. Çünkü bizim geleceğimiz bunun çocuklarıdır.
Sosyal ve kültürel hayatın en temeli ailedir. Aile de düzgün, sağlam kurallar, belirli bir disiplin anlayışı var ise çocuklarda da var olacaktır. Eğer emek vererek, risk alarak, alın teri akıtarak ve ahlak gibi değerler öğretilerek ve işlenmiş ise orada güzel alışkanlıklar filizlenecektir.
Böylesine güzel alışkanlıkların filizlendiği ailelerin çocukları ise, okuyan, anlayan, analiz eden topluma ve millete faydalı iyi insanlar olacaktır. Bir çocuk yetiştirmek aslında çok büyük bir sorumluluktur. Sadece doğurup onu beslemek çocuk yetiştirmek için yeterli asla ve asla değildir. Aksi durumdu böyle sorumlulukları yerine getiremeyecek kişilerin çocuk sahibi olması ne kadar doğrudur. Karar sizin!!!
Günümüzde birçok aile de hakim olan; ”Çocuğu serbest bırakın, her istediğini yapsın, hevesi kalmasın, hiç azarlamayın, sadece sevgi verin” düşüncesinde çocuk yetiştiren aileler aslında çocuklarına ne kadar büyük bir kötülük yaptıklarının farkında değiller. Böyle yetişen çocuklar genellikle sabırsız ve sorumluluk almaktan ve disipline olmaktan uzak çocuklar olarak yetişiyorlar.
Ailesine, vatanına, milletine hayırlı evlatlar yetiştirmek isteyen anne ve babalar, çocuğun çok küçük yaşlarından itibaren belli kurallar dahilinde çocuğunu yetiştirmeye çalışmalıdır. Çünkü karakter, kişiliğin temel taşları bu yaşlarda atılıyor. Öncelikle anne ve babalar çocuğun seviyesine inmeli. Onun neler yaşadığını hissettiğini anlamaya çalışın.
Ona güzel örnekler olun, mutlu aileler de büyüyen çocuklar da mutlu ve hayattan keyif almayı bilen çocuklar olarak yetişiyor. Bir takım çıkarlar peşinde koşan, mal ve kar güdüsünden başka hiçbir hesabı olmayan aileler de maalesef iyi ve çocuk yetişemiyor.
Çarpık ve yanlış yetiştirilenlerde toplum için büyük bir sorun olarak, ailesine. Vatanına hizmet noktasında hep bir adım geride olan çocuklar olacaklardır.
Netice itibari ile unutulmamalıdır ki çocukların anne babalarının ürünüdür. Onların nasıl yetişip, nasıl insanlar olacağı ebeveynlerinin sorumluluğundadır.
Unutulmamalıdır ki anne babaların görevi şikayet etmek değil, çözüm üretmektir. Sağlıklı, başarılı, aklı başında nesiller yetiştirmenin altın kuralı bu olmalıdır. Herkes aslında kendi çocuğunun en iyisi olmasını ister. Ama gerek tembellik gerek bilinçsizlik çocuğa gereken ilginin gösterilmesine büyük engeldir. Sebep ne olursa olsun çocuklarınıza değer verin, kıymet verin en önemlisi ise emek verin. Emek verilen her şeyin karşılığı muhakkak ki hayırlı olacaktır.
