Ergenekon’da kahramanlar yetişiyor

Muay Thai, Kick Boks ve Wushu dallarında, 2004 yılında bu yana başarılı sporcular yetiştiren İsmail Büyükyolaçan’ı, sahibi olduğu Ergenekon Spor Kulübü’nde ziyaret ettik. Büyükyolaçan, sporun faydalarını şu şekilde sıraladı; ‘’Çocuklar için hem fiziksel hem de ruhsal gelişimlerini destekleyen spor, sağlıklı olmanın yanı sıra sosyal açıdan yani yeni çevre edinmeleri ve arkadaşlık konularında da bir araç olduğu gibi, çocukların öz güvenlerinin de bu yolla artmasını sağlamaktadır.Düzenli spor aktivitesi, günümüz çağı hastalığı obezitenin önüne geçmekte ve bağışıklık sistemini güçlendirmede olumlu yönde etkilemektedir.’’

HABER: YENER EKİNCİ

ADANA (BÖLGE) – Günümüz gençlerinde ve çocuklarında hareketliliğin azaldığını ve neredeyse sadece bilgisayarlar, cep telefonları ve teknolojik araçlar üzerinden oyunlara bağımlı kalındığını görüyoruz. Bu durum özellikle çocuklar açısından psikolojik olarak sıkıntı yaratmakla beraber, fiziksel olarak da hiç sağlıklı değil… İşte tam da bu noktada, çocukların ve gençlerin sağlıklı gelişimlerini desteklemek adına, onları mutlaka bir spor dalına yönlendirmekte fayda var. Kendini savunma sanatı olarak bilinen dövüş sporları, imdada yetişmek için adeta biçilmiş kaftan… Dövüş kelimesi aklınıza şiddeti getirmesin. Şiddetle uzaktan-yakından ilgisi yok. Peki kazanımları neler? Bu sorunun cevabını, 1984’den beri süre gelen spor hayatında önemli başarılara imza atan Adana’nın duayen antrenörü İsmail Büyükyolaçan’dan ve sporcularından aldık. Turgut Özal Bulvarı, Yurt Mahallesi, 61507 sokak, Hasan Usta Kebap arka sokağında, kendisi gibi antrenör olan oğlu 23 yaşında ki Canberk ile beraber, Muay Thai, Kick Boks ve Wushu dallarında, 2004 yılında bu yana başarılı sporcular yetiştiren İsmail Hoca, sporun faydalarını şu şekilde sıralıyor;

VÜCUT MUTLULUK HORMONU ÜRETİYOR

‘’Henüz okula bile başlamadan önce, bu tip etkinliklere yönelen çocukların hem psikososyal hem de biyolojik gelişimlerinin daha sağlıklı olduğu görülüyor. Spor yapan çocuklarda büyüme, spor yapmayan akranlarına göre daha hızlı ve sağlıklı ilerliyor. Spor yaparken harekete geçen kaslar ve eklemler büyümeyi hızlandırıyor. Eklem başlarında bulunan kıkırdak doku, hareketler sırasında birbirine çarparak uyarılıyor ve bedensel büyümeyi harekete geçiriyor. Bütün bu eylemler sırasında enerji harcayan vücut, gerçek anlamda acıkıyor ve yemek yeme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Ayrıca, spor sırasında vücuttaki zararlı maddeler ter yoluyla atılarak vücut mutluluk hormonu üretimini artırıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. O nedenle spor yapmanın, bireylerin daha mutlu, sağlıklı, olumlu düşünen, kendine güvenli bireyler olmasını sağladığını görüyoruz.’’ 

ZARARLI ALIŞKANLIKLARI VE BAĞIMLILIKLARI ÖNLÜYOR

‘’Spor yapan ya da bir sanat dalıyla uğraşan bireylerin zararlı alışkanlıklara ya da bağımlılıklara yönelmesi ise neredeyse hiç söz konusu olmuyor. Çocuk ve gençler doğal olarak kendileri gibi insanlarla arkadaş olmayı, aynı ortamlarda bulunmayı tercih ediyor ve çok bilinen bir deyimle, ‘benzer, benzeri çekiyor.’’

OKUL BAŞARISINI ARTIRIYOR

‘’Sporun ve sosyal etkinliklerin bir diğer faydası ve belki de en az bilinen tarafı ise, spor yapmanın çocuk ve gençlerde odaklanma, aşırı hareketlilik ve dikkat sorunlarının önüne geçmesi. Çocuklar doğaları gereği sahip oldukları enerji ve hareketliliği, spor yaparak sağlıklı bir biçimde yönlendirip, yönetebildikleri için de okul başarılarında ciddi ve olumlu anlamda bir başarı görülüyor. Hiç spor yapmayan ya da sosyal etkinlikte bulunmayan çocuklar saatlerce ders başında dikkatini toplama ve ödevlerini tamamlama konusunda sorunlar yaşarken, spor yapan çocukların dikkat sorunlarını neredeyse hiç yaşamadan, odaklanabildikleri ve zamanı doğru kullanmayı öğrendikleri görülüyor.’’

SOSYAL MEDYA BAĞIMLILIĞINDAN KURTULDUM

Deniz KARA (14) : Düzenli olarak yaptığım bu sporun, iyi bir kişilik gelişimi ve sağlıklı yaşam için gerekli alışkanlıkları kazanmam açısından son derece faydalı olduğunun bilincindeyim. Abur cubur yiyeceklerle ve zamanımı boşa harcayacak bilgisayar oyunlarıyla aramda ciddi mesafeler oluştu. Alkol veya sigara kullanmayı hiç düşünmedim; ama spora başlamadan önce sosyal medya bağımlılığım vardı. Antrenörlerimin de desteğiyle bu sorunu aşmayı başardım. Şu an kendimi tamamen derslerime ve spora odaklamış durumdayım. Spor, ideallerimi belirlememe çok yardımcı oldu. Ders notlarım gayet iyi durumda. Bendeki değişim fark eden okulda ki arkadaşlarım da spora yönelmeye başladılar. Hedefim iyi bir sporcu ve alanımda şampiyon olmak.

AİLEME LAYIK OLMAYA ÇALIŞIYORUM

Berk Efe KELEŞ (13) : Yaklaşık iki yıldan bu yana bu sporun içindeyim. Çeşitli turnuvalarda dereceler elde ettim. Kazandığım başarılar, okul başta olmak üzere hayatımın her alanına olumlu yansıdı. Ailem çok memnun ve ben de onlara layık biri olarak yetişmeye çabalıyorum. Desteklerini esirgemeyen antrenörlerime teşekkür ediyorum. Milli bir sporcu olmayı istiyorum. Bütün yaşıtlarıma da, bir sporla ilgilenmelerini tavsiye ediyorum.  

KENDİMİ KUVVETLİ VE DAYANIKLI HİSSEDİYORUM

Berkay ERDUR (13) : Yaklaşık 3 aydır spor yapıyorum. Bu kısa sürede,paylaşmayı, yardımlaşmayı, takım halinde hareket etmeyi öğrendim. Zamanı doğru kullanabiliyorum ve bu da okul hayatımda başarılı olmamı sağlıyor. Kendimi kuvvetli ve dayanıklı hissediyorum. Karşılaştığım bütün zorlukları aşacak bir gücüm olduğuna inanıyorum artık. Bana bütün bunları kazandıran antrenörlerime minnettarım.

SAYGILI VE VİCDAN SAHİBİ BİRİ OLARAK YETİŞİYORUM

Ayşe YILDIZ (16) : İki yıllık bir spor hayatım var. Faydalarını gördükçe hırsım, heyecanım ve hevesim daha da artıyor. Ömrüm boyunca da bırakmayı düşünmüyorum. Yeme alışkanlıklarıma, uyku düzenime ve zamanı doğru kullanmaya çok dikkat ediyorum. Hayatıma bir düzen ve bir disiplin getirdi bu spor… Her ne kadar dövüş sporu yapıyor olsam da, saygılı ve vicdan sahibi bir birey olarak yetişiyorum. Yani, dövüş sporları insanı zalim birine dönüştürmüyor. 

YAŞITLARIMA GÖRE 4 YIL İLERİDEYİM

Berke ÖZEL (13) : Tam olarak 4 yıldır bu sporun içindeyim. Yaşıtlarıma göre bir 4 yıl ileride olduğumu düşünüyorum. Kendi ayaklarımın üzerinde durabileceğim, öz güveni yüksek olan birine dönüştüğümü söyleyebilirim. Kötü ile iyiyi rahatlıkla ayırt edebildiğim gibi, bana zararı olabilecek her şeyden uzak duruyorum. Çünkü şampiyon olmak gibi bir amacım var.

HAYAT BAŞARIMI SPORA BORÇLUYUM

Yağız Efe KURT (12) : 4 aylık bir sporcuyum. Güçlü arkadaşlık bağları oluşturuyorum. Büyüklerimi dinliyor, sınırları aşmadan düzenli bir hayat yaşıyorum. Bütün bunları spora borçluyum.Antrenörlerimi ve okuldaki hocalarımı çok seviyorum. Hepsi de ailem gibi, benim başarılı olmam için gayret ediyorlar. Onların gayretlerini boşa çıkarmamam gerektiğini çok iyi biliyor ve bunun için çok çalışıyorum.

YAŞIM KÜÇÜK; AMA SEVİYEM BÜYÜK

Ece SÜRMELİ (9) : Babam beni 3 yıl önce bu salona kaydettirdi. Geçen sürede kendime güvenmeyi öğrendim. Yaşım küçük; ama birçok şeyi anlayacak seviyeye yükseldim. Hem derslerimi, hem de bu sporu başarıyla yürütüyorum.

KAHRAMAN OLMAK İSTİYORUM

Muhammed Yusuf (7) : Başarılı bir sporcu olmak istiyorum. Kendimi güçlendirmek, bir kahraman olmak istiyorum. Arkadaşlarımı, öğretmenlerimi çok seviyorum. Okul ve spor benim her şeyim.

BÜTÜN AİLELERE TAVSİYE EDERİM

Rukiye KALTAR : Şambayad Mahallesi gibi uzak bir yerden haftanın 3 günü, 11 yaşında ki oğlum Vedat’ı salona götürüp-getiriyorum.Tablete ve oyunlara çok düşkün, asosyal bir çocuktu. Spora başladığından bu yana hayatına bir disiplin ve düzen girdi. Arkadaşlarıyla iletişim kurmaya başladı. Yine tablet kullanıyor; ama eskisi kadar sık değil. Belirli bir zaman dilimi içinde tabletle vakit geçiriyor. Okuluna ve derslerine daha bir önem vermeye başladı. Bütün velilere tavsiye ediyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor