YEREL BASIN VE YENİ ADANA GAZETESİ

Önceki akşam KRT’de Turan Çömez’i izledik..

AKP’nin ilk dönem milletvekillerinden, sayın Cumhurbaşkanı Recep  Tayyip Erdoğan’a en yakın olanlarından biriydi Çömez.. Doktordu ve ailesi de Erdoğan’a çok yakındı…

Sonra araları açıldı, ülkeyi terketti İngiltere’ye  yerleşti.. İadesi için çok çaba gösterildi.. Kendi ifadesiyle İngiltere’de demokrasi vardı, hukuk vardı, adalet vardı.. İadesi hukuk yoluyla reddedildi..

Öyle şeyler anlattı ki Turan Çömez, yazılırsa  roman olur cinsinden.. Bu konu sanıyorum tüm televizyonlarda değerlendirilecek, yorumlanacak..

Turan Çömez’in açıklamaları ile ilgili  değerlendirmeleri konunun uzmanlarına bırakalım.. Ama izlemeyenlerin mutlaka  tekrarını izlemesini öneririm.. Dinledikçe inanıyorum ki, özgür basına bu ülkenin nasıl ihtiyaç duyduğu daha iyi anlaşılacaktır..

Evet.. Özgür basın, denetleyendir, uyarandır, bilgilendirendir ve engellenmemesi gerekendir.Her alanda yerel basın da bu şekliyle değerlendirilmelidir..

Ne yazık ki, Tasarruf Genelgesi adı altında belediyelerin gazetelere abone olması, ilan verilmesi yasaklandı.. Bu karar, gelir yollarının kapanmasına, yayım organlarının yok edilmesine yöneliktir.. Hayat damarlarından birinin kesilmesi demektir.. Oysa yerel basın, yaygın basın kadar önemlidir.

Yani Tasarruf Genelgesi adı altında  belediyelere gazete abonesi olmaları, ya da ilan-reklam vermelerinin yasaklanması, özellikle yerel basını yok etmeye yönelik olarak değerlendirmelidir.

Yani yerel basına yapılmayacak abone ya da verilmeyecek ilan ülkenin ekonomisine katkıda mı bulunacak?.. Yapmayın, gerçekten yapmayın.. Sizin bu kararınızla Adana’nın kurtuluşunda büyük katkısı olan yüz küsur yıldır ayakta kalmaya çalışan Yeni Adana Gazetesi kapatılsın mı istiyorsunuz.. Tüm zorluklarla boğuşarak ayakta kalmaya yerel gazetelerin  kapanmasına,yüzlerce gazetecinin sokağa terkedilmesine,  gönlünüz razı olacak mı ?.

Size  benim de ilk gazetecilik yıllarımı geçirdiğim Yeni Adana Gazetesi’ni anlatayım, son kararı siz verin;

Mustafa Kemal´in kafasında vatanın nasıl kurtulacağına dair bir strateji oluşmuş ve bu stratejiyi halkla konuşarak daha da geliştirmişti.

Atatürk Adana’ya gelmiş, kentin ileri gelenleriyle Adana’yı konuşuyordu.. Toplantıda söz alan Yeni Adana Gazetesi’nin sahibi  Ahmet Remzi Yüregir; “PAŞA!? Biz bu topraklarda doğduk, bu topraklarda ölmesini de biliriz. Nihat Paşa’ya emir ver, bize silah bıraksın?”  Mücavirzade Mustafa Efendi de “Paşam öldürmeden ölmeyeceğiz derler.

Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa elinde gümüş kırbacı ve ayağında portakal rengi çizmeleriyle, salonda 2 sıra olan grubun arasında gidip geliyor ve şöyle diyordu;  Evet evet bu topraklarda düşman çizmesi gezemeyecek ve bu millet esir olmayacak”

 Mütareke ve işgal dönemi Adana´da basın hayatı bakımından oldukça hareketliydi. Bu dönemde Adana´da yayınlanan gazeteleri üç grupta incelemek mümkündü.

Birinci grupta Milli Mücadeleye karşı olan Türkçe gazeteleri vardı. Bunlar arasında, Fransızlarla işbirliği yapmakla birlikte, İstanbul Hükümetine yakın görünen Ferda ile, işgalcilerin yanında yer alan Rehber ve Adana Postası sayılabilirdi.

İkinci grupta Milli Mücadeleyi destekleyenler.

 Bu grupta sadece YENİ ADANA GAZETESİ vardı.

  Üçüncü grupta azınlık gazeteleri olan, ERMENİCE HAYİSTAN, AZAMARAD, KİLİKYA VE TOROS GAZETELERİ sayılabilirdi.

Milli Mücadele karşıtı gazetelerden en etkilisi FERDA’ydı.. 5 Aralık 1918´de yayınlanmaya başlayan FERDA, bir yandan saltanatı ve hilafeti savunan, diger yandan işgal kuvetlerini deslekleyen ve milli mücadeleyi küçümseyen yazılarıyla işbirlikçi bir tavır sürdürmekteydi.

Adanalı kadın, çoluk-çocuk kendilerini Fransız ve Ermeni zulmünden canını kurtarmak için Torosların eteklerine  göç ederken Adana´nın kara günü olarak tarihe geçen 10 Temmuz 1920 KAÇKAÇ olayında  Ferda Gazetesi’nin haberi   şöyleydi; 

Nereye Efendiler! ADANA´YI KURTARACAKTINIZ, TABANA KUVVET KAÇIYORSUNUZ!?

1920 yılının temmuz ayında Fransızlar denizden saldırırken, Memiş Paşa Camii vaizi Mahmut´un konuşmalarını Ferda Gazetesi manşetten şöyle veriyordu;

 “Bugün Halife Ve Kendilerinin Padişahımızın Emri Fermanıyla Hükümetimiz Kendilerine Kuva-Yi Milliye Süsü Veren Asilerle Bizzat Mücadele Etmektedir. İhtimali Yok Ya, Bu Çeteler Buraya Gelebilseler Şerefli Halifemiz Ve Hükümetimiz Bunları Zorla Çıkaracaktır. Çünkü,  Bu Çetelerin Hareketi, İslam Hilafeti Ve Osmanlı Hükümeti Adına Olmadığı,  Şerefli Fetvalardan, Padişahımızın Yazdığı Yazılardan Ve Saltanatın Yüce Buyruklarından Anlaşılmıştır.?”

 Ferda Gazetesini çıkaran kişi başarılı çalışmalarından dolayı Fransızlar tarafından 1920 yılının sonlarında Osmaniye Valisi yapıldığında şu açıklamayı yapar;

“Dört yüz yıldır altında yaşadığımız o kırmızı paçavradan ne fayda gördünüz. Bugün muazzam bir  Fransız devletinin, şanlı bayrağı altında yaşıyoruz. Bari bundan istifade ederek mesut yaşayalım.”

Adana bu yıl kurtarılışının 100.yılını kutlamaya hazırlanıyor..

Güçlükle ayakta kalan Yeni Adana Gazetesi’nin  tasarruf genelgesiyle kapatılması  mı isteniyor?

Yapmayın, yapmayın bunu..

Yerel gazeteleri güçlendirmek yerine zayıflatmak Türkiye’ye bir şey kazandırmaz, sadece gazetecileri  işsiz bırakır, gazetelerin kapısına kilit vurur.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor