Dünya’da et yiyen ülkeler ot yiyen ülkeleri yönetiyor

RÖPORTAJ: Mehmet KOL

Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse ile veteriner hekimliğin gününüzdeki sorunları, Türkiye’de veteriner hekimlerin karşı karşıya kaldıkları siyasi ve güncel konular ve toplumsal beklentiler hakkında konuştuk.

Gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki farklılıkta veteriner hekimliğin penceresinden bakış açısı bulmaya çalıştık.

Veteriner hekimliğin, toplumda çok ciddi görevler üstlenen bir meslek dalı olduğuna, ancak hem kurumsal ve hem de toplumsal açıdan birçok beklentiye muhtaç durumda bulunduğunu konu eden Veteriner Hekim Nihat Köse, “Türkiye’de Veteriner Hekim yetiştirecek çok fakülte var.. Ancak yetişen hekime iş sahası açacak, onun yapacağı görevin önemini kabullenen kurum ve kuruluş sayısı yeterli değil” dedi.

İşte Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse’ye sorduklarımız ve aldığımız yanıtlar..

xxx

“Veteriner Hekimlik nedir? Günümüz Türkiye’sinde veteriner hekimlerin sorunları nelerdir?”

Veteriner hekimlik nedir, önce bunu konuşalım öncelikle.. Hazırlıkla beraber 6 yıllık Veteriner Hekimlik Fakültesi’nden mezun olan kişiler veteriner hekim ünvanını alırlar..

Veteriner hekimlere, birtakım çevrelerde, “Hasta olan hayvanlara bakan, tedavi eden kişiler olarak” söylenir. Ama veteriner hekimlik sadece bu demek değildir.. Herkesin sofrasında olan kişilerdir veteriner hekimler.. Tüm hayvansal gıdaların denetimini yapan kişilerdir. Bilindiği gibi sağlıklı gıda, sağlıklı hayvandan elde edilir. Sağlıklı hayvanlar için verilecek onay da sadece veteriner hekimden elde edilir. Dünya’da sağlık konsepti tek yoldan ilerler. Hayvan sağlığı ve insan sağlığı birbirlerine bağlıdır. Veteriner hekimlerin insan sağlığı üzerinde ki etkisi yok sayılmamalıdır.

Mikropların yüzde 70’i hayvansal gıdalardan insana bulaşır. Bunun denetimini yapacak kişiler veteriner hekimlerdir. Şimdi kısa tanımı yaptıktan sonra, veteriner hekimler ne yaptı? Ne bekliyor? Sorusuna yanıt bulalım.. 2018’de insanlarımız gıda konusunda önemli sorunlar yaşadı. Büyükbaş hayvan sayısı azalıyor, elde edilen süt para etmiyor. Yem parası arttı, insanlar hayvancılığa küstü. Bu da bizler için sorun oluyor. Daha doğrusu ülkemiz insanı bu konuda önemli sorunlar yaşıyor.

xxx

Veteriner hekimlere yıpranma payı verilmiyor. Bu durum Hakkında ee düşünüyorsunuz?

Yıpranma payı önemli bir hak, ancak veteriner hekimlere verilmiyor. Doktorlar 12 ay çalışınca 2 ay yıpranma payı almaya hak kazanıyor. Bu duruma karşı değilim; Olmalıdır. Bizler de çok yıpranıyoruz, ömrümüz yolda geçiyor. Birçok arkadaşımız, hayvanlardan gelen saldırılarda yaralanıyor. Doktor ya da diş hekimlerine emekli maaşında 1500 liralık iyileştirme yapıldı. Ama veteriner hekimlere bu iyileştirme yapılmadı. Yıpranma payının bizlere de verilmesi gerekiyor. Böyle olmalıdır, biz yıpranmıyoruz, adeta ölüyoruz.

xxx

Veteriner hekimlerde uzmanlık yönetmeliği yok. Bu sorun çözülmeli mi?

Veteriner Hekimlerle ilgili olarak Uzmanlık Yönetmeliği yayınlandı ama uygulama tebliği yayınlanmadı. Bu işlem nasıl yapılacak? Bakanlığın bu sorunu çözmesi gerekiyor. Veteriner Hekimlerin hepsi öncelikle bunun bir an önce çözülmesini istiyor ve bekliyor..

xxx

Veteriner hekimler arasındaki iletişim nasıl ilerliyor, Kuvvetli bir iletişim sistemi var mı?

Veteriner Hekimler Odası’nın misyonlarından biri budur. İletişimi sağlamak ve etik olmayan çalışmaların önüne geçmek. Bizim mesleğimizde büyüğe saygı, mesleğe sevgi ve liyakat çok önemlidir. Bizde askeri gelenekte olduğu için ilk mezun olan ağabey, üstad olarak kabul edilir, öyle saygı gösterilir..  Bu saygı çerçevesinde karşılıklı dayanış, hoşgörü ve anlayış önem taşır..

Bir cihaz bir klinikte yok olabilir. Bu işin yapılmayacağı anlamına gelmez. Bir başka klinikte mutlaka vardır. Dayanışma ve iletişim devreye girer.. Veteriner hekimler, sağlıklı iletişim ile bu sorunu çözer. Günümüzde meslektaşlarımız arasında iletişim çok kuvvetli, umarım da böyle devam eder.

xxx

Türkiye’de Veterinerlik Fakültesi’nin sayısı sizce yeterli mi. Yoksa daha yeni Fakülteler gerekiyor mu?

Şimdi bir kere bu önemli ve kritik bir sorun. Türkiye’de diğer fakülteler hakkında konuşmam uygun olmaz. Ama Şimdi Türkiye’de 32 Veterinerlik fakültesi var. Avrupa’da bu sayı 3-5  kadarken ve veteriner hekimlik konusunda bir sıkıntı yaşanmazken, bu sayının çok fazla olduğunu söyleyebilirim. Hekim yetiştiriyorsanız, eksiksiz ve ciddi bir eğitim vermek zorundasınız. İyi bir eğitimle, daha titiz ve donanımlı bir eğitimle mesleğini seven, işine önem veren Veteriner hekimler yetiştirirsiniz.. Sonuçta  veteriner hekimlik canlıların sağlığıyla ilgili hassas bir meslek dalı. Biz fakültelerin azaltılmasını ve kontenjanın düşürülmesi ve mutlaka bir sınır konulması istiyoruz. Bu fakülteler, adını yazanın girdiği fakülteler durumuna düşecek.

Veterinerlik fakültesi 5 bin saat ders ile mezun veriyor. Düşünün ne derece zor olduğunu. Bir parça etten, etin ne eti olduğuna karar vermek gerekiyor. Çok mühim bir noktada yer alıyoruz. Çok mezun var. Durum bu olunca istihdam sorunu oluyor. Mezunlar iş bulamayacak duruma düşüyor. Kendi kendilerini yetiştirmeye çalışıyorlar. Bu da gerçekten zor bir durum. Dediğim gibi gerekenin yapılması gerekiyor.

xxx

Yerel seçimler yaklaşıyor, seçimlerden Sonraki yönetimlerden beklentileriniz neler?

Veteriner hekimler olarak, siyasi partilerden veteriner hekimleri de özellikle Belediye Meclislerinde aday olarak göstermelerini istiyoruz. Bu memleketin, kırsal kesimindeki her evine giriyoruz. Gıdanın olmazsa olmaz olduğu bir dünyada, veteriner hekimleri yok sayan partiler, bilmelidir ki kendilerini yok edeceklerdir. Sokaklarda, sokak hayvanları var, belediyelerin bu sorunu çözmesi gerekiyor. Bu işi  ilçe belediyeleri merkez belediyenin çözmesini bekliyor.. Tufanbeyli’deki sorunu Adana’dan çözmeye çalışıyorlar. Bu mümkün olamaz. Türkiye’de birçok belediye veteriner hekim istihdam etmiyor. Veteriner hekimliğin önemini görmezden geliyor.. Hayvanlar için barınaklar kurmuyor. Konulmuş olan kurallara uymuyorlar.

Şunu iyi bilmek ve kabullenmek gerek.. Sahipsiz hayvan yoktur. Sokak hayvanlarının sahibi, belediyelerdir. Belli bir sayıya sahip ilçelerde bile denetimli hayvan kesimhaneler kurmalıdırlar. Halka sağlıklı et yedirmenin en önemli kuralı budur. Buralarda da veterinerler görev almalıdırlar. Kesimden önce ve sonra denetim yapılmalıdır. Bir gün bir salgın hastalıkla karşılaşılsak bir facia olur ve altından kalkamayız. 

Bizim ülkede uzun vade bugün, kısa vade dündür. Bunları aşmamız lazım, altyapı oluşturulmalı. Gelişmiş ülkelerde et tüketimi 100 kilo iken bizim ülkede 25 kilo civarında. Et yiyen ülkeler, ot yiyen ülkeleri yönetiyor. Halkımızdan isteğim, bu konularda veteriner hekimler dışında konuşanları umursamayın. Bu konunun uzmanı veteriner hekimler.

xxx

Sokaklarda çoğalan ve sürekli sayısı artan sokak hayvanları hakkında ne düşünüyorsunuz, bu sorun nasıl çözülmeli?

Hayvanlar karne hediyesi değildir. İnsanlar hayvanları seviyorlarsa ki sevmeliler. Hayvan sevgisi insanı düzeltiyor, psikolojisini düzeltiyor. Ama beslemeyeceğin hayvanı alma. Hayvan o evin bireyidir. Alıyorlar hayvanları sokağa bırakıyorlar. Siz evladınızı sokağa bırakıyor musunuz?  Kim hayvan alacaksa veteriner hekimlerden görüş almalıdır. O hayvanlara çip takılmalı ve sokağa bırakan kişilere yaptırım yapılmalıdır.. Bilinçsizce hayvanlar çoğaltılmamalıdır.

Bunun da mutlaka bir denetimi olmalıdır. Popülasyon inanılmaz artıyor. Kısırlaştırma yapılmalı ve bu şekilde popülasyon azaltılmalıdır. Bu durumda veteriner hekimlerin elinden geçiyor. Belediyeler taşın altına elini koymalı. Barınaklar açılmalı, ameliyathaneler yapılmalı ve veterinerler burada görev almalı.  Belediye kısırlaştırma yapsın, biz de bu proje içinde olalım.

Kısırlaştırma için bazı yerlere 10 TL ödeniyorsa, biz belediye ile organize olup bu hizmeti 6 TL ye yapalım. Hem sağlıklı ve sistemli olsun, hem de bu iş sistemli bir hizmete dönüşsün..

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor