Çin Büyükelçiliğinden gelen mesajda, uluslar arası büyük bir toplantıya Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Aytaç Durak Bey’in onur vererek özellikle Adana uygulamalarını anlatması çok zarif ifadelerle isteniyordu. Yeni Adana çalışmaları, gecekonuya alternatif belediye evleri ve belediye kasasından tek kuruş harcanmadan gerçekleştirilen regülatör köprü birkaç yıldır Avrupa ve Ortadoğu’daki uluslararası toplantıların gündemind yer alıyordu.
Başkanı Aytaç Durak çağrı geldiğinde pek istekli değildi. Üst üste mesaj gönderdiler, yetmedi beni telefonla arayıp “Bu kadar deneyimli bir Belediye Başkanı ve kaç dönemdir Birlik başkanı Sayın Durak’a lutfen samimi istirhamımızı iletin, mutlaka beklediğimizi söyleyin” diyorlar ve ısrarla arayıp “Olumlu cevap” beklediklerini söylüyorlardı. Son cevap gününü de birkaç gün geçirdikten sonra, oturup bir mesaj geçtim: “Sayın Başkanımız nazik davetinize katılabilmeyi çok istemesine karşın, yoğun programı vesaire, vesaire…” zarif bir “gelemiyoruz” cevabı verdim. Çin daveti dosyasını da kaldırdım.
Toplantıdan 2 gün önce idi.
Telefonda Başkan Durak;
- Çin’e ne zaman gidiyoruz?
- Gitmiyoruz a Başkan’ım, gelemeyeceğimizi bildirdim.
- Adana’dan uçak yok değil mi, İstanbul yahut Ankara’dan mı uçacağız?
- Başkanım kesin dille gelmiyoruz dedim, şimdi vizeye başvursak bile…
- Acaba havalar nasıl orada?
- ….
- Neyse sen bana hareket saatini falan bildir bir de nasıl kıyafet götürmem gerekir, bir öğren bakalım..
Telefon kapandı.
“İşte…” dedim, ”Bizim başkan bunun için Aytaç Durak”. O da biliyordu benim olumsuz cevap verdiğimi. Ama programını bir şekilde ayarlamıştı ya da siyaseten böyle bir geziyi yararlı görmüş, yahut ta Çin’den esinleneceği bir şeyleri duymuştu. Vize-mize tınmadı, güveniyordu; Çelmeoğlu nasılsa halledecekti. Karar vermişti ve karar uygulanacaktı. Durak, tanıdığım üst düzey yetkililer içinde, ani durumlar hariç, karar için zamanı en geniş kullanan ve bir konuda en çok fikir alan kişidir; karardan önce çok ince eler, çok sık dokur, fakat karar verdikten sonra da kolay kolay değiştirmez, uygular.
Belli ki bu kez de kararını kesinleştirmişti. Gerekirse Ankara’yı devreye sokar, yine de giderdi.
Hemen Büyükelçiliği aradım. Karşıma çıkan yetkili adeta sevinç çığlığı atarak, “Merak etmeyiniz” dedi, ben bu gece Çin’den davetinizi ister yarın da vizenizi takdim ederim”.
Elçilik, katılacak heyet üyelerinin isimlerini istedi. Resmi davette Başkan Durak, danışmanı bendeniz ve Sayın Durak’ın seçeceğiikinci bir belediye başkanı diye açıklama yapılmıştı. Dar vakit; bir iki istişareden sonra Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Korkmaz’ın adını verdik.
Süratle hazırlık yaptım. Galiba ikinci gün Pekin Uçağıyla 13 saatlik yolculuktan sonra Çin’e ayak bastık. Uçağımız iner inmez adımız anons edildi ve en az sekiz on kişilik bir ekip sınırları zorlayacak kadar ileri götürdükleri saygıyla karşıladı. Bir salona alındık. Yaklaşık iki saat sonra da bir başka uçağa bindirildik ve üçbuçuk saatlik uçuş sonunda Hong Kong’u gören bir kente indik. Burada da yine kadınlı-erkekli karşılayıcılar tarafından beklemediğimiz kadar lüks araçlarla otele geldik.
Araçla otel kapısı arasında karşılıkl dizilmiş altışardan iki sıra halinde 12 genç kız sıra ile eğilip sol el yürekte, sağ el otel kapısına doğru zarif bir ekilde sallanarak adeta yol gösterme yarışına girmişlerdi. Otele girer girmez benzer karşılayıcılar yine belden doksan derece kıvrılarak saygıyı sürdürdüler. Reepsiyondan asansöre gelirken de yine “Saygıcı” bir grup yol gösterdi. Asansör kapısı açıldığında içeride yine saygı ile eğilmiş iki genç kızı gördük. Katımıza geldik, asansörden çıkacağız, yine her birimizin sağında solunda ikişer rehber kız odalarımıza kadar refakat etti.
Ertesi sabahtan itibaren gördük ki Çin’in her yanında, görevi saygı göstermek olan pek çok genç çalıştırılıyor. Şöyle yorumladık: genç işsizliğine çareyi böyle bulmuşlar…
CUMAYA: ÇİN SEDDİNE BUYUR EDELİM
TAPINAK ÖNÜNDE BİZ: Çin’de resmi din yok fakat tapınaklar büyük bir özenle korunmakta. Turistler için gizem dolu tapınaklara olağanüstü bakım yapılıyor.
BÖYLE BİNALARDAN GEÇİLMİYOR: Kentlerde bu tip ihtişamlı yapılar çok fazla. N azından dış görünüşleri böyle ve hepsi de çok geniş caddelere veçoğu da sık sık karşılaşılan çiçekli meydanlara bakıyor.
BELEDİYELER BİRLİĞİ BAŞKANI: Sağımdaki hanımefendinin teşekkürleri bitmek bilmedi. Sayın Başkan Durak geldi, çok mutlu lduk, çok teşekkür ederim” demekten usanmadı. Solumdaki de toplantı program koordinatörüydü anladığım kadarıyla.
