‘YARIN NE OLACAĞIMIZ BELİRSİZ’

HABER: CANSU ERSOY-GÜLİSTAN ÖZBEY

ADANA (BÖLGE)- Yaşamanın, geçinmenin çok pahalı olduğu ülkemizde artık neredeyse her gün yeni bir zamma uyanıyoruz. Yapılan bu zamlar neticesinde de geçinmemiz her gün daha da zorlaşıyor. Bu durum öğrenci, çalışan ya da emekli ayırt etmeden herkesi olumsuz yönde etkiliyor. Arkadaşlarımız Cansu Ersoy ve Gülistan Özbey, son dönemlerde üst üste yapılan zamlarla ilgili halkın nabzını tuttu.  Son zamanlarda yapılan fiyat artışları ile ilgili halka sorular yönelterek düşüncelerini aldılar.

“BEN EMEKLİYİM AMA HALA ÇALIŞIYORUM”

Emekli olan fakat hala çalışmaya devam eden Ahmet Geçer, “Ekonomi maalesef batmış, sıfıra düşmüş durumda” diye söze başladı. “Ülkeyi yönetenler yüzünden şu an bu durumdayız. Bunu düzeltmek çok zaman ister. İktidara farklı bir parti de gelse durumu hemen düzeltemez” diye aktardı. Bir süre daha durumun bu şekilde devam edeceğini vurgulayan Geçer, maalesef bunun birden bire düzelecek, hallolacak bir şey olmadığını söyledi. Geçer, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Yanımızda sihirli bir değnek yok ki hemen işleri düzeltebilelim. Keşke öyle olsaydı. Çünkü ancak  böyle bir şey olduğunda düzlüğe çıkabiliriz. Emeklinin de çalışanın da, öğrencinin de işi zor. Ekonomi diye bir şey kalmadı. En kötü ülkelerin bile para birimleri bizimkinden iyi. Ben emekliyim ama ona rağmen hala çalışıyorum. Çünkü çok fazla borcum var ve emekli maaşım artık yetmiyor.  3 bankadan kredi çektim. Onları ödemeye çalışıyorum. Toparlaması zor. O yüzden ek iş yapmak zorunda kalıyorum. Biraz çocukların da yardımıyla geçinmeye çalışıyoruz. Çocuklarımın da bir ailesi ve sorumlulukları var. O yüzden kendilerini ancak geçindiriyorlar. Kısaca yapacak bir şey yok. Zaman gösterecek ne olacağını. Bu devirde çalışıp eve bakmak, bir düzen kurmak gerçekten çok zor.”

“BİR AY SONRA BİLE NE OLACAĞIMIZ BELİRSİZ”

Ekonomide sona doğru gittiğimizi belirten diğer bir vatandaş Murat Pekçabukgiden ise, “Karadelik günden güne büyüyor. Seçim arifesinde olduğumuz için bundan bir ay sonra bile ne olacağımız belirsiz. Ben bundan sonra gelecek olan hükümetin de bir anda bu durumu düzeltebileceğini düşünmüyorum. Herkes hükümet değişince altı ay içinde düzeleceğini söylüyor ve öyle düşünüyor. Fakat bu imkansız gibi bir şey bence. Altı ay içinde düzelebilecek bir şey olsa hükümette o kadar kafası çalışan insan yok mu? Düzeltirlerdi. Şimdilik bir yola girdiler çıkamıyorlar. Milleti şimdilik masallarla idare ediyorlar. Bu seçime kadar böyle gidecek” dedi.

“İHRAÇ ETME İMKANIMIZ OLDUĞU HALDE İTHAL OLARAK ALDIK”

“Şu an üretim yok hazır para yemek var” diyen Pekçabukgiden, “Tarımı bitirdikten sonra değerini anladıklarını ve bugün Ukrayna’nın savaşta olmasına rağmen çoğu ülkeye ürün ihraç ediyor. Ama biz o kadar verimli topraklara, verimli alanlara sahip olmamıza rağmen bunları kullanamıyoruz. Yapılamayacak bir şey değil imkanlarımız var. Ama biz ne yaptık? İhraç etme imkanımız olduğu halde ithal olarak aldık. İthalata yöneldik. Bu da bizi geriye götürdü” diye bildirdi. Pekçabukgiden, bunun sonucunda çiftçi itibar görmeyince ekmeyi bıraktığını ve çiftçilerin şehirlere göç ettiğini belirtti. Pekçabukgiden, “Çiftçi geçinebilmek için kendine yeni iş bulup burada bir hayat kurdu. O yüzden şimdi köylerde ekilecek alan olsa bile ekecek insan kalmadı. Onlar da haklı. Çünkü girdiler çok fazla. Gelirleri giderlerini karşılamıyor” diye konuştu.

Pekçabukgiden, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Şu an bir evin 10 bin TL geliri de olsa o aile geçinemez. Çünkü yaşam artık çok pahalı. Kiralar çok yüksek, temel ihtiyaçların fiyatları çok yüksek. En basitinden bir yağ alayım diyorsun 160 TL’den aşağı bulamıyorsun. Her gün her şeye daha çok zam geliyor. Bundan iki ay sonra büyük ihtimalle bu fiyatlar daha da artacak. İnsan artık bir çay içmek isterken bile ‘İçsem mi? İçmesem mi?’ diye on kere düşünüyor. Eskiden hiçbir şeye paran yetmese en azından simide paran yeterdi, bir simit alıp yerdin. Hatta eskiden simit alırlardı martılara atarlardı. Şimdi millet simit de alamıyor martılar da aç kaldı. Benim torunlarım var daha küçükler. Onlar bile bana ‘Dede bu durumlar ne olacak?’ diye soruyor. Yani diyeceğim o ki ekonomi çok düşündürüyor. Şimdiki mevcut hükümetin işi zor. Eğer 2023’den sonra da iktidarda şu anki parti olursa asıl o zaman yandık. Ben en çok sizin gibi hayata daha yeni atılan gençlere, çocuklara üzülüyorum. Şimdi yeni doğan bebekler bile borçlu doğuyor. Bebek kıyafetleri, mamalar dünya para olmuş. Nereden tutsan elinde kalıyor. Ama ben Allah bu günlerimizi de aratmaz inşallah diyorum. Her gün zam geldiği için millet savaş çıkmış gibi ucuz bulunca alıp duruyor. Milletin aklında devamlı zam var. Şu an bir karadeliğin içerisine girdik. Ve bu delik giderek de büyüyor.”

“ESKİDEN MARKETE GİTMİŞKEN ALAYIM EVDE BULUNSUN DİYORDUM ARTIK ONUN YAPAMIYORUM”

Huriye Atlı ise bu konuda şunları belirtti:

“Ekonomiyle artık hiç ilgilenmiyorum. Her şey çok pahalı ve şu an yapabileceğimiz bir şey yok. Artık markete gittiğimde bir üründen iki tane alacağıma bir tane alıyorum. Bitince tekrar alıyorum. İdareli kullanmaya çalışıyorum. Eskiden markete gitmişken alayım evde bulunsun diyordum artık onun yapamıyorum. Fazlasına gücümüz yetmiyor.”

Tek başına olduğunu ve emekli maaşıyla az çok idare edebildiğini söyleyen Atlı, “Fakat çoluğu çocuğu olanlara Allah yardım etsin. Geçinmek çok zor” diyerek sözlerini sonlandırdı.

“BEN EMEKLİ OLDUĞUM HALDE HALA ÇALIŞIYORUM”

Diğer bir emekli vatandaş Salih Türker, “Ekonomiyi nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Almış başını gidiyor” diye aktardı. Yapılan son zamların çok kötü olduğunun altını çizen Türker, “Milletin ayakta duracak gücü kalmadı. Adam ev geçindiriyor. Kara kara ne yapacağını, ailesini nasıl geçindireceğini düşünüyor. Bunun elektriği var, kirası var, suyu var. Masraf bitmiyor. Ben emekli olduğum halde hala çalışıyorum. Günde yüz lira civarı kazanıyorum. Yine yetmiyor ama çalışmak zorundayım. Benim küçük çocuğum yok. Hepsi büyüdü ama benim kiram, elektriğim, suyum var. Giderler bitmiyor. Tatil falan zaten artık hayal oldu. Millet şuradan şuraya adım atamıyor cebindeki para ile. Bu durumun düzelmesi de zor gibi” diye belirterek sözlerine son noktayı koydu.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor