Adana için birlik zamanı

Adana Genç İş İnsanları Derneği’nin (ADANAGİAD) yeni başkanı Ali Can Boğa, kentin ekonomik ve sosyal anlamda kalkınması için güç birliğinin önemine dikkat çekerek, bütün kurum, kuruluş ve STK’larla ortak hareket etmeye hazır olduklarını belirtti. ‘’Birlikten kuvvet doğar’’ diyen Başkan Boğa; Gaziantep, Kahramanmaraş ve Kayseri gibi şehirlerin de bu sayede başardığına dikkat çekti.

Röportaj: Yener EKİNCİ

ADANA (BÖLGE) – Kentteki saygın iş insanlarınıçatısı altında buluşturan Adana Genç İş İnsanları Derneği’nde (ADANAGİAD), yaklaşık iki ay önce Halid Milli’den başkanlık görevini devralan Ali Can Boğa, yapacakları çalışmalar ve hedefleri hakkında gazetemize çok önemli açıklamalarda bulundu. “Türkiye Cumhuriyeti’nin onurlu bireyleri olarak, büyük bir sorumluluk duygusuyla ADANAGİAD bayrağını en yukarılara taşıyarak kentimizin ve ülkemizin geleceği için çok çalışacağız” diyen Başkan Boğa, diğer kurum ve STK’larla yapılması gereken güç birliğine dikkat çekti.

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Adana’da, 1974 yılında dünyaya geldim. İlk, orta ve lise eğitimimi Adana’da tamamladım. İşletme Fakültesi mezunuyum. 2006 yılından bu yana Adana GİAD üyesiyim. 5 dönem yönetimlerde yer aldıktan sonra 6’ncı dönemde başkanlık görevine seçildim.

ADANAGİAD’ı tanımlamanız gerekirse neler söylersiniz?

ADANAGİAD, Adana’nın en etkin, saygın ve kendi misyonu ve vizyonu dahilinde çözüm odaklı çalışan en etkin sivil toplum kuruluşlarından birisidir. Üyesi olmakla her zaman gurur duyuyorum. Amacımız, kent ekonomisine katkı ve değer sağlamak, iş insanlarının yetişmesine öncülük etmek, ticarette bir lobi oluşturmak, yine ticaretle alakalı bölgeye katkı sağlayacak her türlü organizasyonun içinde yer almak; kısacası şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin ekonomik yararına ve yarınları için çalışmaktır. Bu sene, 30’ncu kuruluş yıldönümümüzü kutlayacağız. İlerleyen günlerde, ‘’30’ncu yılında ADANAGİAD; 100’ncü yılında Adana’’ sloganıyla çeşitli etkinlikle gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

Sizce ADANAGİAD’ın 30 yılda Adana’ya ne gibi katkıları oldu?

Ticaret Odası, Ticaret Borsası, Sanayi Odası gibi Adana’da ekonomisine yön veren bütün kuruluşlara baktığınız zaman, ADANAGİAD’lı isimlerle mutlaka karşılaşırsınız. Dolayısıyla, ADANAGİAD’ın ne kadar önemli ve etkili bir STK olduğunu öncelikle bu şekilde anlayabiliriz. Kentimizin, bölgemizin ve ülkemizin gelişmesi, kalkınması ve güçlü bir şekilde yarınlara ulaşması için ADANAGİAD hep sorumluluk duygusuyla adım atmış, elini taşın altına hep koymuştur. Adana Marina Port ve Simge Adana Projesi gibi önemli çalışmalara imza atılmış, AGİAD Ortaokulu’nu iş dünyası temsilcileriyle kente kazandırmıştır. Birliktelik ruhunu en yüksek seviyelere çıkarıp ülkemiz ve kentimizin yarınları için var gücümüzle çaba harcadık ve bundan sonra da harcamaya devam edeceğiz.

Şu an kaç üyeye sahipsiniz?

Çatımız altında toplam 186 üyemiz bulunuyor. 65 tanede fahri üyemiz mevcut. Fahri üyeliğin ne olduğu hakkında da kısaca söyle bilgi vereyim. Biz de üyelik için 55 yaş sınırı bulunuyor. 55 yaşını dolduranlar seçme ve seçilme hakkını kaybediyor; ancak fahri üye olarak organizasyonlarımızda yer alabiliyorlar. Daha önce bu yaş sınırı 50 olarak belirlenmişti. Son genel kurulumuzda yaş sınırını 55’e çıkarttık.

Adana GİAD’a üye olmak isteyenler için prosedür nasıl işliyor?

Ticari yönden bir sıkıntısı olmayan, çevresinde sevilen genç ve dinamik arkadaşlarımıza kapımız her zaman açıktır. Şu an, üyelerimizin çocukları başvurmaya başlamış durumda. Ailemize katılmak isteyen genç girişimci arkadaşlarımız önce üyelik formumuzu dolduruyor. Üye Kabul Komisyonumuz da başvuruyu inceliyor ve referanslar ile bilgilerin doğruluğunu baz alarak bir karar veriyor.

Adana’da, ADANAGİAD kadar güçlü birkaç iş insanı derneği daha yer alıyor. Yeni dönemde onlarla ortak projelerde yer almayı düşünüyor musunuz?

Onlar da kendi alanlarında ve kulvarlarında gayet başarılı ve güzel işlere imza atıyorlar. Üyeleri de bizim arkadaşlarımız ya da akrabalarımız zaten. Zaman zaman aramızda kaliteli ve tatlı rekabetler oluşuyor; ama hepimizin çabası Adana ve ülkemiz için… Kendileriyle her zaman İç içe ve beraberiz. Birlikte ortak hareket etme kabiliyetine sahip olduğumuzu söyleyebilirim. Bana göre, Adana’nın bütün STK’ları, kurum ve kuruluşları tek güç halinde her zaman ortak hareket edebilmeli. Adana için başarmak istiyorsak buna zaten mecburuz. Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri gibi şehirler bunu yapıyor ve karşılığını da fazlasıyla alıyor.‘Birlikten kuvvet doğar’ sözünün örneğini sergiliyorlar.

Bahsettiğiniz güç birliği Adana’da neden oluşmuyor? 

Oluşmuyor denilirse haksızlık yapmış sayılırız. Her zaman Adana ve Türkiye ortak paydasında bir araya gelinip adımlar atılıyor. Bu hiç olmuyor değil. Ama olması gerektiği gibi mi? Belki bu soruya tam anlamıyla ‘olması gerektiği’ gibi diyemeyiz. Ama yine de hiç işbirliğinin olmadığını söylemek haksızlık olur. Bazı ayrıştığımız noktalar olabiliyor. Mesela siyasi görüş farklılıkları, yaşama ve olgulara bakış açısı farklılığı gibi başka düşündüğümüz alanlar olabilir. Fakat bunlar aşılamayacak sorunlar veya sorun değil. Mesela Sayın Valimiz Süleyman Elban, gerçekten de Adana için büyük bir şans. Kentimize ayrı bir değer kazandırmak için çok büyük gayretleri var. Sayın Valimize emekleri için sonsuz teşekkür ediyoruz.  Kısa bir süre önce yönetim olarak kendisini ziyaret de etmiştik. İlerleyen zamanlarda ortak çalışmalarımız da olacak. Tabii, Adana’nın kalkınması sadece valimizin, belediye başkanlarımızın ve odaların gayretiyle olacak değil. Daha fazlası lazım. Mesela Ankara’da söz sahibi bir lobi oluşturulması lazım. Bunun için de hepimize görev düşüyor. Biz de sorumluluğumuzu biliyor ve buna göre zaten adım atıyoruz.

Adana’da dikkat çekecek ve değişimlere imza atabilecek ne gibi hedefleriniz bulunuyor?

Adana’ya armağan ettiğimiz, ‘Marina Port’ ve ‘Simge Adana’ gibi iki önemli projemiz var. Fikri altyapısı ve fiziki hazırlıkları tamamlandı. Şimdi uygulama aşamasını bekliyor. Çok büyük ilgi gören bu iki projeyi hayata geçirebilme çerçevesinde çalışmalarımızı ısrarla sürdürmeye devam ediyoruz. Marina Port, Seyhan Baraj Gölü üzerinde, Adana’ya farklı bir kimlik kazandırabilecek, spor turizmini Adana’ya ve ülkemize taşıyabilecek bir projedir. Seyhan Baraj Gölü ve kıyılarında yapılacak düzenlemeler vasıtasıyla kentimize yeni bir çekim merkezi yapılmasını içeriyor. Marina Port’da yapılaşma oranı, bütün projenin sadece yüzde 4’ü düzeyindedir. Üstelik bu yapılarda genel olarak ahşap olacaktır. Projede, Seyhan Baraj Gölü’nde hem suyun dibinde, hem de su çekildiğinde göl tabanında varlıklarını sürdüren endemik özelliklere sahip bitkilerin yaşamlarını devam ettirebilmesine kadar düzenlemeler hesaplanmıştır.  Adana’nın böyle bir sosyal donatı alanına ihtiyacı var. Burada insanlar yüzecek, su sporları yapacak, göl kıyısında gezinecek, dinlenecek, eğlenecek, yiyip içecek; keyifli saatler geçirerek, kent dışından gelen misafirlerini burada ağırlayabilecekler. Bunun yanı sıra; Paris’te Eyfel Kulesi, Londra’da LondonEye gibi simge yapıları herkes biliyor. Adana GİAD olarak biz de ‘Simge Adana’ adını verdiğimiz bir projeyi yaşama geçirme hedefindeyiz.Çok büyük hazırlıklar yapıldı ve projenin lansmanı kentte büyük ilgi uyandırdı. Simge Adana’da uluslararası ve ulusal ölçekte uzmanların yer aldığı jürinin değerlendirmesiyle kentin üç bölgesi belirlendi.Buralar; tarihi tren garı, Kurttepe Mahallesi ve Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu civarı… Buralarda ki yapıları kente simge olarak kazandıracağız. 

Bir iş insanı olarak ülke ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yapılan girişimlere, yaşama geçirilen reformlara ve atılan adımlara karşın ülkemiz hala kırılgan bir ekonomik yapıya da sahip. Bunu aşmak için atılan olumlu adımları destekliyor ve alkışlıyoruz ancak hala yapılması gereken şeylerin olduğuna inanıyoruz. Şimdilerde Rusya ile Ukrayna savaşa giriyor, dünyada en çok değer kaybeden para birimlerinden birisi Türk lirası oluyor. Oldukça sağlam temelleri olan, altyapısı oldukça güçlü bir ekonomiye sahip olmadığımız sürece öngörülemeyen durumlardan etkilenmeye devam ederiz. Bunu aşma yolunda hayli mesafe katedildi. Bu çabalar sürüyor. Biz de bu çabaları desteklerken elimizden geldiğince katkı sunmayı sürdürüyoruz. İş dünyası olarak bizler, ekonomide istikrarın önemine inanıyor, bunun da kalıcı olmasını arzu ediyoruz. Katma değer yaratan ürünlerin üretildiği, istihdam sağlayan bir ekonomik modelin, sürdürülebilir ölçekte yaşam bulmasını temenni ediyoruz.

Ekonomik darboğazı aşamayıp işletmesini kapatan veya kapatma noktasına gelen üyeleriniz oldu mu?

Pandemi ve enflasyonla ilgili tüm dünyanın yaşadığı zorlu bir süreç var şu an için. Bu sürecin tüm dünyada olduğu gibi ülkemize ve kentimize de yansımaları oldu. İşleri bozulan veya sekteye uğrayanlar oldu; ancak üyelerimizin tamamı köklü işletmelere sahip olduğundan iflas gibi bir sorun yaşamadılar. Zorlandığımız gerçek, potansiyelimizle sorunları aşacağımız da bir gerçek. Burada hassas bir denge var. Biz inanıyoruz ki her türlü güçlüğü elbette aşacağız.

Bu keyifli sohbetin gerçekleşmesine zaman ayırıp verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim

Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılarınızın devamını dilerim.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor